Estpoint - Plastik Cerrahi

Liposuction işleminde 1 ila 5 kg arasında yağ çıkarılabilir. Bu miktar kişinin sağlık durumuna, tedavi edilen alanlara ve ameliyatın çeşidine bağlıdır.

Liposuction cerrahi yoluyla vücudun belirli bölgelerinden inatçı yağ birikimlerinin çıkarılması anlamına gelir.

Lazer Liposuction yağ hücrelerini parçalamak ve daha sonra emmek için lazer enerjisi kullanan bir Liposuction tekniğidir.

Liposuction vücut şekillendirme için kullanılır. Bu tedavi büyük miktarda kilo kaybı için bir yöntem değildir. Ancak belirli alanlardaki yağ birikintilerinin azaltılması kiloyu belirli bir miktar düşürebilir.

Evet… Liposuction yağ çıkarma prosedürüdür ve direkt olarak deri sarkmalarını tedavi etmez. Ancak bazı durumlarda yağın çıkarılması cilt sıkılaşmasına yardımcı olabilir.

Liposuction yağları eritmez. Bunun yerine yağ hücrelerini fiziksel olarak çıkarır. Bu bir kanülün yağ dokusuna yerleştirilmesi ve yağ hücrelerini ayrıştırmak için hareket ettirilmesi ile gerçekleştirilir.

Liposuction işleminde genellikle 1 ila 5 litre arasında yağ çıkarılabilir. Bu miktar hastanın sağlık durumuna ve işlemin çeşidine bağlı olarak farklılık gösterebilir.

Liposuction Sonrası kesi yerlerinde küçük izler kalabilir. Bunlar zamanla ve doğru bakım ile geçecektir.

Hayır… Liposuction doğrudan deri çatlaklarına çözüm sunmaz. Çünkü bu prosedür yağ hücrelerini çıkarır lakin cilt dokusunu tedavi etmez.

Evet… Liposuction bazı durumlarda selülit görünümünü hafifletebilir. Ancak selülitin tamamen giderilmesi için başka tedavilere de ihtiyaç vardır.

Hayır… Liposuction Sonrası bir miktar ağrı ve rahatsızlık yaşanabilir. Bu durum ağrı kesicilerle yönetilebilir ve birkaç gün içinde geçer.

Evet… Liposuction uygulaması steril klinik ortamında uzman hekimler tarafından yapılması halinde güvenli ve konforlu bir tedavi süreci sunmaktadır.

Kök Hücre Tedavisinin maliyeti tedavinin türüne, uygulandığı hastalığa ve hastaneye bağlı olarak büyük ölçüde değişir. Bu konuda en güncel ve doğru bilgileri almak için Bize Ulaşmanız gerekmektedir.

Kök Hücre Tedavisi üniversite hastaneleri, özel hastaneler ve kliniklerde yapılır. EST Point Türkiye’de bulunan kliniklerinde yurt içi ve yurt dışı binlerce hastasına Kök Hücre Tedavisini başarıyla uygulamaktadır.

Evet… Kök Hücre Tedavisinin saç büyümesini teşvik edebileceği yapılan araştırmalar sonucu ortaya konmuştur. Bu tedavi Saç Ekimi uygulamalarını teşvik amaçlı kullanılabilir.

Kök Hücre Tedavisine başlama kararı hastanın sağlık durumuna, yapılacak Kök Hücre Tedavisinin türüne ve hastanın diğer tıbbi gereksinimlerine bağlı olarak farklılık gösterir. Bu tedaviye ne zaman başlanılacağına doktorunuz karar verecektir.

Yüz için Kök Hücre Tedavisi dermal enjeksiyonlar aracılığıyla uygulanır. Bu hücrelerin doğrudan yüz derisine enjekte edildiği bir işlemi içerir. Bu tedaviler ciltte oluşan yaşlanma belirtilerini hafifletmeyi ve cilt kalitesini iyileştirmeyi amaçlar.

Kök Hücre Tedavisi ciltte oluşan kırışıklıklar, çizgiler, sarkmalar ve lekelenmelerin giderilmesi için kullanılır. Bununla birlikte belirli kanser türleri, kan hastalıkları, otoimmün hastalıklar ve bazı metabolik hastalıkların tedavisinde de bu prosedürden faydalanılır. Ayrıca Saç Ekimi sürecinde de Kök Hücre Tedavisi destek amaçlı kullanılır.

Bu sorunun yanıtı coğrafi konuma ve belirli bir hastalığın tedavisine bağlıdır. Ancak EST Point olarak bünyemizde hizmet veren Dermatolog, Medikal Estetik ve Plastik Cerrahlar bu alanda uzman ve en iyi hekimlerdir şeklinde bir ibareyi güvenle söyleyebiliyoruz.

Hayır… Özel laboratuvar koşulları ve yüksek uzmanlık düzeyi gerektiren Kök Hücre Tedavisi için pahalı ibaresini kullanmak doğru değildir. Bu uygulamanın kesin maliyeti tedavinin türüne, hastanın durumuna ve tedavinin yapıldığı yere göre farklılık gösterir.

Kök Hücre Tedavisi ağrısız bir prosedürdür. Çünkü tedavi lokal veya genel anestezi altında gerçekleştirilir. Bununla birlikte herhangi bir tıbbi prosedür gibi bu uygulama da belirli safhalarda ağrılara neden olabilir.

Örneğin; kök hücrelerin toplanması işlemi özellikle kemik iliği biyopsisi gerektiren hususlarda anestezi sonrasında bir miktar ağrıya neden olabilir. Ayrıca kök hücrelerin vücuda enjekte edilme sürecinde işlem bölgesinde hafif bir ağrıya veya rahatsızlığa neden olabilir.

Altın İğne ve Dermapen cildin gençleştirilmesi, sıkılaştırılması ve canlandırılması amacıyla kullanılan etkili tedavi yöntemleridir. Her ikisi de mikro iğneler aracılığıyla cildin daha derin tabakalarına ulaşır ve kolajen üretimini artırır.

Fakat iki teknik arasındaki temel farklılık Altın İğne Tedavisinin aynı zamanda cilt altına özel solüsyonlar enjekte etme özelliğine sahip olmasıdır. Bu özellikle belirli cilt sorunlarına özel bir tedavi gerektiren durumlarda avantaj sağlar.

Bununla birlikte hangi tedavi yönteminin sizin için en uygun olduğuna karar vermek için bir Dermatoloji veya Medikal Estetik uzmanı tarafından muayene edilmeniz gereklidir. Her bireyin cilt tipi ve ihtiyaçları farklı olduğu için tedavi seçimi de kişiye özel olmalıdır.

Altın İğne Tedavisinin belirli bir yaş sınırı yoktur. Özellikle ciltte yaşlanma belirtileri başladığında tercih edilen bu tedavi 30 yaşından sonra önerilir. Ancak akne veya diğer cilt sorunlarından rahatsız genç bireyler de kullanılabilir.

Altın İğne Uygulaması cilt sorunlarını gidermek amacıyla altın iğnelerle cilt altına özel solüsyonların enjekte edildiği bir tedavidir.

Altın İğne Tedavisinin kaç seans gerektiği kişinin cilt durumuna ve tedavi hedeflerine bağlıdır. Genellikle 2 ila 3 seans arasında bir tedavi önerilir.

Altın İğne Tedavisinin etkisi genellikle 1 ila 2 yıl arasında sürer. Bu süre kişinin cilt yapısına, yaşam tarzına ve cilt bakım rutinine bağlıdır.

Altın İğne bir cilt gençleştirme tedavisini ifade eder. Bu tedavi küçük altın iğnelerle cilt altına özel solüsyonların enjekte edildiği bir prosedürdür.

Evet… Altın İğne Tedavisi kalıcı sonuçlar verir ancak tedavinin etkilerinin süresi cildin doğal yaşlanma sürecine, kişinin yaşam tarzına ve cilt bakım rutinine bağlıdır.

Altın İğne Tedavisinin Fiyatı uygulanan bölgeye, gereken seans sayısına ve kliniğin konumuna bağlı olarak değişkenlik gösterebilir. Bu konuda net bir bilgi almak için İletişim kanallarımızı kullanarak Bize Ulaşabilirsiniz…

Evet… Altın İğne Tedavisi her mevsimde yapılabilir ancak tedavi sonrasında cildin güneşe karşı hassas olabileceği için güneş koruma önlemlerine ekstra dikkat edilmelidir.

Hayır… Tedavi öncesi uygulanan lokal anestezik kremler sayesinde Altın İğne tedavisi rahat bir şekilde tamamlanır. Ancak her bireyin ağrı eşiği farklıdır ve bu yüzden bazı kişiler hafif bir rahatsızlık hissedebilir.

Altın İğne ve Fraksiyonel Lazer cildi gençleştirmek ve iyileştirmek için etkili tedavi yöntemleridir. Hangi tedavinin daha uygun olduğu kişinin cilt tipi, cilt sorunları ve hedeflerine bağlıdır.

Altın İğne Tedavisi sonrasında ilk sonuçlar birkaç hafta içinde görülür. Ancak %100 etki görülmesi 1 ila 2 ay sürebilir.

Altın İğne Tedavisi her mevsimde uygulanabilir. Ancak tedavi sonrası güneşe karşı hassasiyet artacağı için yaz aylarında tedavi olmayı planlayan kişilerin güneş koruma önlemi almaları gerekmektedir.

Altın İğne Tedavisi sonrasında oluşabilecek hafif kızarıklık ve şişlik birkaç gün içinde azalır. Cildi rahatlatmak ve iyileşme sürecini hızlandırmak için nemlendirici ve hafif, hassas cilt için formüle edilmiş ürünler kullanılabilir. Ayrıca iyileşme süresince güneşten korunmak da önemlidir.

Dermapen mikro iğneleme olarak da bilinen bir Cilt Bakımı ve İyileştirme yöntemidir. Cilt yüzeyine açılan minik deliklerle cildin kendini iyileştirme ve yenileme süreci tetiklenir.

Dermapen Uygulaması bir dizi steril iğnenin bir kalem formuna monte edilmesi ile gerçekleştirilen tedavi prosedürüne dayanır.

Dermapen cilt üzerinde dairesel hareketlerle gezdirilen özel bir cihazla uygulanır. İşlem öncesi uygulama bölgesine anestezik krem sürülerek ağrısız bir süreç geçirilir.

Dermapen işleminin maliyeti seans sayısına, kişinin cildindeki sorunların durumuna ve uygulamanın yapıldığı kliniğe bağlı olarak değişiklik gösterir. En doğru bilgileri kliniğimize ulaşarak alabilirsiniz.

Dermapen Tedavisi 3 ila 6 seans sonucunda istenilen sonuçları verir. Ancak seans sayısı cildin durumuna ve tedavi hedeflerine bağlı olarak farklılık gösterebilir.

Dermapen Sonrası İyileşme Süreci boyunca cildinizi nemlendirin, doğrudan güneş ışığından kaçının ve cildinizi tahriş etmeyin.

Dermapen Sonrası Kızarıklık ilk 1 ila 2 gün kendiliğinden geçer.

Dermapen Tedavisi mikro iğneleme yöntemi kullanılarak cildin yenilenmesini sağlar.

Dermapen Tedavisi yıl boyunca yapılabilir ancak uygulama sonrası güneş ışınlarından korunma çok önemlidir. Bu yüzden tedavi genelde sonbahar ve kış aylarında önerilir.

Dermapen Sonrası Kızarıklık ilk 24 ila 48 saat içerisinde kendiliğinden geçer.

Dermapen iğneleri tek kullanımlıktır ve her hastaya yeni bir iğne kullanılır.

Dermapen Sonrası nemlendirici ve güneş koruma faktörlü kremler kullanılır.

Dermapen İşlemi cilt üzerinde minik delikler açarak cildin kendi kendini iyileştirme ve yenileme sürecini başlatan bir tedavidir.

Evet… Dermapen yazın yapılabilir ancak sonrasında güneş ışınlarından korunma çok önemlidir.

Dermapen çeşitli cilt sorunları olan ve cildin genel görünümünü iyileştirmek isteyen yetişkinlere uygulanabilir.

Dermapen cilt enfeksiyonları, aktif akne veya rosacea, cilt kanseri, hamilelik veya emzirme dönemindeki kadınlar gibi belirli durumlarda önerilmez.

Hayır… Dermapen Tedavisi uygun şekilde uygulandığında güvenlidir.

Her iki uygulama da mikro iğneleme teknikleri olmasına rağmen Dermapen daha hassas ve az ağrılı bir yöntem olarak bilinmektedir.

Evet… Dermapen Tedavisi cildin genel görünümünü ve dokusunu iyileştirir.

Dermapen Sonrası Kızarıklık ilk 1 ila 2 gün kendiliğinden geçer.

Dermapen Cilt Bakımı cildi yenileyen ve gençleştiren bir mikro iğneleme tedavisidir.

Her iki işlem de cildi yenileme ve iyileştirme amacıyla kullanılan tedaviler olmasına rağmen uygulama şekilleri ve etkileri farklıdır. Hangisinin kişi için en uygun yöntem olduğuna uzman hekim karar verecektir.

Evet… Dermapen çillerin görünümünü hafifleterek zaman içinde yok eder.

Evet… Dermapen cildin genel görünümünü iyileştirip bir dizi cilt probleminin giderilmesine yarımcı olur.

Her iki uygulama da Cilt Yenileme ve Gençleştirme tedavileri olmasına rağmen farklı süreçler ve sonuçlar sunarlar. Hangisinin kişi için en uygun yöntem olduğuna uzman hekim karar verecektir.

Her ikisi işleminde Cilt Bakımı ve Yenilenme yöntemleri olmasına rağmen uygulama şekilleri ve etkileri farklıdır. Hangisinin kişi için en uygun yöntem olduğuna uzman hekim karar verecektir.

Dermapen Tedavisi sonrası iyileşme süreci boyunca cildinizi nemlendirin ve cilt üzerine hafif basınç uygulayın. Bu sayede oluşan morluklar hızla iyileşecektir.

Dermapen Sonrası Kabuklanma 2 ila 3 gün içinde başlar ve bir hafta içinde tamamen geçer.

Lazer Epilasyon Sonrası Çıkan Tüyler tıraş edilerek alınır. Cımbız / ağda kullanmak Lazer Tedavisinin etkinliğini azaltabilir.

Buz Lazer cildi soğutarak yanma riskini en aza indiren ve ağrıyı minimuma indiren bir Lazer Epilasyon tekniğidir.

Lazer Epilasyonun Maliyeti tedavi edilecek alanın büyüklüğüne, lazerin türüne ve seans sayısına bağlıdır. Bu nedenle fiyatlar klinikten kliniğe farklılık gösterir.

Adetin bitiminden 3 ila 5 gün sonra Lazer Epilasyon yapılması önerilir. Kadınların cildi bu dönemde daha az hassastır.

Lazer Epilasyon ihtiyaç duyan ve 18 yaşını dolduran her bireyin yaptırabileceği bir uygulamadır. Bununla birlikte aile izni ile 16 yaşında da Lazer Epilasyon yaptırılabilir.

Hamileler, kanser hastaları, cilt hastalığı olanlar ve Lazer Tedavisine karşı alerjisi olan kişiler Lazer Epilasyon yaptırmamalıdır.

Lazer Epilasyon Sonrası aloe vera içerikli bir nemlendirici kullanılır. Bu cildi yatıştırır ve iyileşmeyi hızlandırır.

Lazer Epilasyon Sonrası kesin sonucun alınma süresi kişinin kıl yapısına, cilt tipine ve tedavi edilecek alana bağlıdır. Ancak 6 ila 8 seans sonunda önemli sonuçlar elde edilir.

Lazer Epilasyon ile kesin sonuç için 6 ila 8 seans gereklidir. Her seans arası 4 ila 6 hafta olmalıdır. Bu yüzden tedavinin tamamlanma süreci 6 ila 9 ay arasında değişebilir.

Lazer Epilasyon Atış Derecesi kullanılan lazerin türüne, cilt tipine ve kıl yoğunluğuna bağlıdır. Bu derece kişiden kişiye farklılık göstermekte ve Medikal Estetik alanında uzman hekim tarafından belirlenmektedir.

Lazer Epilasyon Öncesi Tıraş kılların yüzeyini düzleştirir ve lazerin kıl köküne daha etkili bir şekilde odaklanmasını sağlar. Kılların uzunluğu ideal olarak 1 ila 2 mm. olmalıdır.

Uzman hekimler adet döngüsünün başında ve ortasında Lazer Epilasyon yapılmasını önerir. Çünkü bu dönemlerde cilt daha az hassastır.

Lazer Epilasyon Seans Sayısı tedavi edilecek alana, cilt ve kıl tipine bağlıdır. Ancak genellikle 6 ila 8 seans aralığında istenilen sonuçlara ulaşılır.

Evet… Lazer Epilasyonun uygun olmadığına dair dini bir bilgi veya emare bulunmaz. Bu konu din ve kişisel inançlara bağlıdır. Bazı inançlarda bu tür kozmetik işlemler uygun iken bazı inançlara göre uygun değildir. Bu konuyu Din konusunda bir uzmana danışmanız en doğru davranış olacaktır.

Evet… Lazer Epilasyon istenmeyen tüylerin büyümesini azaltarak ve var olan kılları / tüyleri yok ederek kişilerin arzu ettiği estetik cilt yapısına sahip olmasını sağlar.

Lazer Epilasyon tüm vücutta özellikle bacaklar, bikini bölgesi, koltuk altları, yüz, sırt ve göğüs dahil olmak üzere istenmeyen tüylerin olduğu her yerde yapılabilir.

Hayır… Lazer epilasyonun kısırlığa neden olduğuna dair bilimsel bir kanıt yoktur. Lazer Epilasyon yüzeysel bir tedavidir ve üreme organlarını etkilemez.

Hayır… Lazer Epilasyon yüzeysel bir işlemdir ve lazer ışığı derinin altındaki organlara zarar vermez.

Evet… Kliniklerin büyük bir kısmı Lazer Epilasyon Fiyatlarını seans başına belirlenir. Fiyatlar tedavi edilecek alanın büyüklüğüne ve kliniğin fiyatlandırma politikasına göre değişir.

Hamileler, kanser hastaları, cilt hastalığı olanlar, lazer tedavisine karşı alerjisi olan kişiler ve belirli ilaçlar kullanmakta olan kişiler Lazer Epilasyon yaptırmamalıdır.

Lazer Epilasyon 18 yaşından itibaren ihtiyaç duyan kişiler tarafından yapılabilen bir Medikal Estetik tedavi yöntemidir. Ancak bu tedavi aile izni ile 16 yaşında da yapılabilir.

Lazer Epilasyon Sonrası kıllar genelde 1 ila 2 hafta içinde dökülür.

Lazer Epilasyon Sonrası çıkan tüyler tıraş edilerek alınır. Cımbız veya ağda kullanmak lazer tedavisinin etkinliğini azaltabilir.

Lazer Epilasyonun Etkileri genelde birkaç yıl sürer. Ancak bu kişiden kişiye değişir ve bazen düzenli bakım seansları gerekebilir.

Lazer Epilasyon kanamaya neden olmaz. Ancak kanama olursa temiz bir bez ile baskı uygulayabilir ve bir buz torbası kullanabilirsiniz. Eğer kanama durmazsa tedaviyi uygulayan uzman hekime ulaşmanız en doğru davranış olacaktır.

Lazer Epilasyon Sonrası cilt hassas olacağından güneşten korunmalı, aloe vera içerikli bir nemlendirici kullanmalı, sıcak su veya buhar banyosundan kaçınılmalıdır.

Lazer Epilasyon lisanslı bir Dermatolog veya Estetik Hekim tarafından yapılan bir işlemdir. Bu durumlar göz önüne alınarak Lazer Epilasyon uygulamalarının bu alanda uzman bir klinik veya merkezde yapılması gerekmektedir.

Bir Lazer Epilasyon Seansının Süresi tedavi edilecek alanın boyutuna bağlıdır. Küçük bir alan (örneğin üst dudak) sadece birkaç dakika sürebilirken, daha büyük bir alan (örneğin bacaklar) bir saate kadar sürebilir.

Genital Estetik kişilerin genital bölgesinde estetik görünümü sağlamak ve fonksiyonel kapasiteyi artırmak için uygulanan cerrahi ya da medikal işlemler bütünüdür.

Genital Estetik kadınların genital bölgesindeki görünümü veya işlevi iyileştirmek için yapılan cerrahi işlemlerdir. Genital estetik Ameliyatları kişinin özgüvenini, cinsel hayatını ve yaşam kalitesini artırmak için tercih edilebilir. Genital Estetik uygulamaları arasında en fazla tercih edilen teknikleri Labioplasti, Vajinoplasti, Himenoplasti, Klitoroplasti ve Perineoplasti olarak ifade edebiliriz.

Genital Estetik uygulamaları kişilerin talepleri ve ihtiyaçlarına bağlı olarak farklı yöntemlerle gerçekleştirilir. Bu sebeple işlem süreleri farklı olabilir. Örnek vermek gerekirse; 30 dk. içinde tamamlanan teknikler olduğu gibi ortalama 2 saat süren uygulamalar da bu tedavi kapsamında gerçekleştirilmektedir.

Genital Estetik tedavi yöntemleri kadın veya erkek fark etmeksizin her yaşta genital bölge deformasyonlarına maruz kalan bireyin tercih ettiği uygulamalardır. Bireylerin genital bölge problemlerinden kurtulmasını sağlayan bu uygulamalar kişinin özgüveni artarır ve özel ilişkileri daha sağlıklı hale getirir.

Evet… Günümüzde Genital Estetik uygulamaları çok yaygın bir şekilde talep edilir hale gelmiştir. İnsanlar genital bölgelerinde oluşan rahatsızlıkların giderilmesi için uzman doktor kontrolünde uygulanan Genital Estetik tedavi yöntemlerine başvurmaktadır.

Evet… Genital Estetik uygulamaları kişilerin genital bölgelerinde farklı nedenlerle oluşan rahatsızlıkların tedavisi için uygulanan yöntemlerdir. Diğer sağlık uygulamalarında olduğu gibi Genital Estetik tedavi yöntemleri de yapılması gerekli ve önemli işlemlerdir.

Genital Estetik uygulamaları kadın veya erkek fark etmeksizin genital bölgelerinde estetiksel veya fonksiyonel rahatsızlıklar bulunan her bireye uzman doktor tarafından güvenli, konforlu ve başarılı bir şekilde yapılabilir. Ayrıca genç kızlarda kızlık zarına herhangi bir zarar vermeden Genital Estetik yapılabilmektedir.

Hayır… Genital Estetik operasyonları sırasında lokal anestezi uygulandığı için ağrı hissedilmez. Ameliyat sonrası ise hafif bir ağrı veya rahatsızlık olabilir. Bu durum hekim tarafından önerilen ağrı kesiciler ile kontrol altına alınır. Ayrıca soğuk kompres uygulamak şişlik ve morlukları azaltmaya yardımcı olur.

Evet… Genital Estetik uygulamaları sonrası normal doğum yapılmasına engel olacak herhangi bir durum oluşmamaktadır. Bununla birlikte Genital Estetik kapsamında uygulanan bazı işlemler sonrasında normal doğumun bir risk oluşturup oluşturmadığına dair net bir görüş bulunmamaktadır. Bu tür durumlarda bir doğum uzmanı veya Obstetrisyen ile görüşmek en iyi seçenek olabilir.

Hayır… Genital Estetik uygulamalarında kullanılan dikişler kendiliğinden eriyen türdendir. Bu nedenle dikiş alınmasına gerek yoktur ve ameliyat sonrası iz kalma riski çok düşüktür. Ancak iz kalması durumunda lazer tedavisi gibi yöntemlerle izlerin görünümü ortadan kaldırılabilir.

Hayır… Genital Estetik Sonrası cinsel ilişki olumsuz etkilenmez, aksine çoğu durumda cinsel yaşam kalitesi artar. Ancak iyileşme süreci tamamlanana kadar belirli bir süre cinsel ilişkiden kaçınılması gerekir.

Labioplasti genital bölgenin estetik ve fonksiyonel olarak yeniden şekillendirilmesi amacıyla yapılan bir cerrahi prosedürdür. Daha spesifik olarak Labioplasti vajinal bölgeyi kapsayan Dış Dudaklar (Labia Majora) veya İç Dudaklar (Labia Minora) üzerinde gerçekleştirilir. Bu işlemin amacı genital bölgenin estetik görünümü iyileştirmek ve farklı nedenlerle yaşanan fiziksel rahatsızlıkları gidermektir.

Labioplasti Ameliyatı kadınların genital bölgesindeki iç & dış dudakların şeklini ve boyutunu değiştiren bir cerrahi işlemdir. Labioplasti Ameliyatı Labia Minora adı verilen iç dudakların uzunluğunu veya asimetrisini düzeltmek için yapılır.

Labioplasti Ameliyatını Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanları (Jinekologlar) veya Plastik Cerrahi alanında uzman hekimler gerçekleştirilebilir.

Cevap : Labioplasti Ameliyatının Maliyeti birçok faktöre bağlıdır. Bu faktörler arasında coğrafi konum, cerrahın deneyimi ve operasyonun karmaşıklığı gösterilebilir. Ayrıca bu işlem estetik bir tedavi olarak kabul edildiği için birçok sigorta şirketi bu operasyonu kapsam altına almaz. Bu nedenle ameliyatın maliyetini öğrenmek için uzman doktorumuz tarafından kliniğimizde muayene edilmeniz en doğru davranış olacaktır.

Labioplasti ameliyatında eriyen dikişler kullanılır. Bu durum dikişlerin kendi kendine çözülmesi ve düşmesine imkan tanır. Bu durum genellikle 1 ila 2 hafta içinde gerçekleşir.

Labioplasti Jinekoloji veya Plastik Cerrahi bölümünün sorumluluğundadır.

Labioplasti sonrası şişlik normaldir ve genellikle birkaç gün veya hafta içinde azalır. İşlem bölgesinde oluşan şişliği azaltmak için soğuk kompresler kullanılabilir ve ağır fiziksel aktivitelerden kaçınılabilir. Şişlik birkaç hafta sonra bile devam ederse doktorunuzla İletişime geçmeniz önerilir.

Labioplasti Ameliyatının Maliyeti birçok faktöre bağlıdır. Bu faktörler arasında coğrafi konum, cerrahın deneyimi ve operasyonun karmaşıklığı gösterilebilir. Ayrıca bu işlem estetik bir tedavi olarak kabul edildiği için birçok sigorta şirketi bu operasyonu kapsam altına almaz. Bu nedenle ameliyatın maliyetini öğrenmek için uzman doktorumuz tarafından kliniğimizde muayene edilmeniz en doğru davranış olacaktır.

Labioplasti sonrasında bir miktar ağrı ve rahatsızlık normaldir. Bu genellikle birkaç gün içinde hafifler ve doktorunuz tarafından reçete edilen ağrı kesicilerle yönetilebilir. Ağrı şiddetli olursa veya iyileşme süreci boyunca sürekli kalırsa doktorunuzla iletişime geçmeniz en doğru davranış olacaktır.

Vajinoplasti vajinanın estetik ve fonksiyonel açıdan iyileştirilmesi için yapılan cerrahi işlemler bütünüdür. Genital Estetik kapsamında gerçekleştirilen bu uygulama sayesinde farklı nedenlerle vajinasında genişleme ve gevşeme oluşan kadınların maruz kaldığı problemler giderilmektedir.

Vajinoplasti Ameliyatlarının büyük bir bölümü genel anestezi altında gerçekleştirilir. Plastik Cerrahi ve Genital Estetik alanında uzman hekim vajinanın içine girerek fazla dokuyu çıkarır ve vajinanın duvarlarını daraltır. Kendiliğinde eriyen iplerle atılan dikişler sonrası süreç tamamlanarak hayal edilen dar, sıkı ve genç vajina görünümü elde edilir.

Vajinoplasti Fiyatı operasyonun karmaşıklığına, uygulanan tekniklere, hastanın sağlık durumuna ve cerrahın deneyimine bağlı olarak değişiklik gösterir. Bu hususta en sağlıklı bilgileri İletişim kanallarımızdan Bize Ulaşarak alabilirsiniz.

Lazer Vajinoplasti vajinanın sıkılığını ve elastikiyetini artırmak için lazer teknolojisi kullanılan bir tür Vajinoplasti operasyonudur.

Vajinoplasti genellikle doğum sonrası yaşanan vajinal genişleme, yaşlanma ile birlikte vajinanın elastikiyetinin kaybolması, genetik faktörler nedeniyle vajinal genişleme ve estetik kaygılar gibi durumlarda yapılır.

Vajinoplasti Sonrası İyileşme Süreci kişiden kişiye farklılık göstermekle birlikte genel olarak 4 ila 6 hafta arası sürmektedir.

Vajinoplasti estetik bir prosedür olduğu için devlet tarafından karşılanmayabilir. Ancak tıbbi bir gereklilik olduğu durumlarda bazı devlet sağlık hizmetleri bu prosedürü karşılayabilmektedir.

Vajinoplasti Sonrası doktorun önerdiği ağrı kesicileri kullanmak, bölge hijyenine özen göstermek, doktorun önerdiği süre boyunca cinsel ilişkiden kaçınmak ve hekim tarafından gerçekleştirilecek kontrol randevularına düzenli olarak katılmak önemlidir.

Vajinoplasti Sonrası ortalama 4 ila 6 hafta süresince cinsel ilişkiye girilmemesi en doğru davranış olacak ve tam iyileşmeye katkı sağlayacaktır.

Vajinoplasti Ameliyatı yaklaşık olarak 1 ila 2 saat içerisinde tamamlanmaktadır.

Vajinoplasti Sonrası İyileşme Süreci kişiden kişiye değişiklik göstermekle birlikte 4 ila 6 hafta içerisinde tamamlanmaktadır.

Vajinoplasti Fiyatı operasyonun karmaşıklığına, uygulanan tekniklere, hastanın sağlık durumuna ve cerrahın deneyimine bağlı olarak değişiklik gösterir. Bu konudaki en sağlıklı bilgileri İletişim kanallarımızdan Bize Ulaşarak alabilirsiniz.

Vajinoplasti Sonrası doktorun belirlediği bir süre boyunca cinsel ilişkiye girilmemesi önerilir. Bu süre genellikle 4 ila 6 haftadır. İyileşme tamamlandıktan sonra ise cinsel ilişkiye girilmesinde bir sakınca yoktur.

Kızlık Zarı Dikimi Fiyatı işlemleri gerçekleştirecek doktorun uzmanlık seviyesine, tedavi yöntemine ve kullanılan malzemelere bağlı olarak değişiklik gösterir. Bu alanda tedavi sunan klinik veya hastanenin politikalarına bağlı olarak belirlenen bir ücretlendirme yapılır. Ücret politikamız için İletişim kanallarımızı kullanarak Bize Ulaşabilirsiniz.

Kızlık Zarı Dikimi yırtılan veya bozulan kızlık zarının onarılması için yapılan bir cerrahi işlemdir. Bu ameliyatta zarın yırtılan kısmı dikişlerle birleştirilir. Ameliyat lokal anestezi altında yapılır ve ortalama 1 saat sürer.

Kızlık Zarı Dikimi Anlaşılamaz... Kızlık Zarı Dikimi sonrasında ameliyat bölgesinde küçük izler veya dikiş izleri oluşabilir. Ancak iyi bir cerrahi teknikle yapılan kızlık zarı dikimi anlaşılamaz bir şekilde iyileşir ve doğal bir görünüm sağlar.

Kızlık Zarı Dikimi için en uygun zaman kişisel tercihlere ve ihtiyaçlara bağlı olarak değişir. Bazı kadınlar bu prosedürü evlenmeden önce yaparken, bazıları da sonrasında tercih edebilir. Bu konuda doktorunuzla görüşerek en doğru zamanı belirlemeniz önemlidir.

Kızlık Zarı Dikimi yaklaşık 1 saat sürer. Ancak ameliyatın süresi kullanılan tekniklere, doktorun deneyimine ve kişinin durumuna bağlı olarak değişebilir.

Kızlık Zarı Dikimi yırtılan veya bozulan kızlık zarının onarılması için yapılan bir cerrahi prosedürdür. Bu ameliyatta zarın yırtılan kısmı dikişlerle birleştirilir. Ameliyat lokal anestezi altında yapılır ve genelde 1 ila 2 saat sürer.

Kızlık Zarı Dikimi özel hastaneler, klinikler veya estetik cerrahi merkezlerinde yapılan prosedürdür. Uzman bir cerrah tarafından yapılan bu ameliyat için uygun bir sağlık kuruluşu seçmeniz önemlidir.

Hayır… Kızlık Zarı Dikimi özel hastanelerde veya kliniklerde gerçekleştirilir. Devlet hastanelerinde bu tür ameliyatlar sınırlı olarak yapılabilir.

Hayır… Kızlık Zarı Dikimi iyi bir cerrahi teknikle yapılması halinde anlaşılmaz şekilde iyileşir ve doğal bir görünüm sağlar.

Hayır… Kızlık Zarı Dikimi sağlık kayıtlarına geçebilir ancak bu tür bilgilerin gizliliği ve erişilebilirliği konusunda resmi makamlar talep etmedikten sonra bilgi paylaşımı yapılmaz.

Evet… Kızlık Zarı Dikimi yasal bir işlemdir.

Hayır… Kızlık Zarı Dikimi sırasında ve sonrasında hafif ağrı veya rahatsızlık oluşsa dahi tedavi lokal anestezi altında gerçekleştirildiği için ağrı minimaldir. Ameliyat sonrası hekimin reçete ettiği ağrı kesicilerle bu ağrı kontrol edilebilir.

Kızlık Zarı Dikim işlemi özel hastanelerde, kliniklerde ve estetik cerrahi merkezlerinde gerçekleştirilir. Ancak her hastane veya klinik bu hizmeti sunmayabilir. Bu nedenle konuyla ilgilenen bir sağlık kuruluşuna başvurmanız ve detaylı bilgi almanız önemlidir. EST Point Kızlık Zarı Dikimi dahil tüm Plastik Cerrahi, Genital ve Medikal Estetik uygulamalarını büyük bir gizlilik, güven, konfor ve başarı içerisinde sunmaktadır.

Kızlık Zarı Dikimi yaklaşık 1 saat sürer. Ancak ameliyatın süresi kullanılan tekniklere, doktorun deneyimine ve kişinin durumuna bağlı olarak değişebilir.

Kızlık Zarı Dikiminin dayanma süresi geçici veya kalıcı teknikle yapılmasına göre farklılık gösterir. Geçici Kızlık Zarı Dikimi sonrası 1 hafta dayanabilen bu zar, Kalıcı Kızlık Zarı Dikimi sonrası süreden bağımsız ilk cinsel ilişkiye kadar kalıcılık göstermektedir.

Kızlık Zarı Dikimi geçici olarak yapılacaksa evlilikten yaklaşık 1 hafta önce uygulanır. Kalıcı teknikle yapılacaksa sürenin önemi yoktur.

Hayır… Kızlık Zarı Dikimi yaptıran kişiler doğum sürecinde herhangi bir sorun veya anlaşılma problemi yaşamaz.

Evet… Kızlık Zarı Dikimi garantili ve başarılı sonuçlar sunar.

Evet… Kızlık Zarı Dikimi sağlık kayıtlarına geçebilir ancak bu tür bilgilerin gizliliği ve erişilebilirliği konusunda resmi makamlar talep etmedikten sonra bilgi paylaşımı yapılmaz.

Evet… Kızlık Zarı Dikimi bu konuda fizyolojik ve psikolojik problemler yaşayan kişiler için kesin bir çözümdür.

Evet… Kızlık Zarı Dikimi kişisel tercihler ve ihtiyaçlara bağlı olarak farklı kadınlara uygulanabilir. Ancak her bireyin durumu farklı olduğu için uzman doktorla görüşerek durumunuzu değerlendirmeniz önemlidir.

Hayır… Cinsel birliktelik sonrası Kızlık Zarı Dikimi yaptıran kişilerin bu tedaviyi olduğu anlaşılamaz.

Kızlık Zarı Dikimi tekrarlanabilen bir uygulamadır ancak bu her durumda önerilmez. Her tekrarlanan ameliyat vajinal dokulara ve iyileşme sürecine etki edebilir. Bu nedenle doktorunuzun önerilerine ve değerlendirmelerine göre hareket etmeniz gereklidir.

Kızlık Zarı Dikimi uygulaması kalıcı olarak yapıldığında uzun yıllar dayanırken geçici olarak yapıldığında 1 hafta içerisinde kaybolmaktadır.

Kızlık Zarı Dikimi sonrası hafif kanama veya lekelenme olabilir. Bu birkaç gün içinde azalır ve durur. Ancak yoğun veya sürekli kanama durumunda hekiminize başvurmanız en doğru davranış olacaktır.

Hayır… Kızlık Zarı Dikimi sonrasında hafif ağrı veya rahatsızlık hissi olabilir. Ancak genelde lokal anestezi uygulandığı için ağrı minimaldir. Ameliyat sonrası dönemde hekimin reçete ettiği ağrı kesicilerle bu ağrı kontrol edilebilir.

Hayır… Kızlık Zarı Dikimi sonrasında muayene gerçekleştiren doktor bazı belirtiler ve izler tespit edebilir. Ancak iyi bir cerrahi teknik ve uygun iyileşme süreciyle dikim izleri veya belirtiler minimal olacağı için hiçbir hekim kesin bir sonuç veremez.

Kızlık Zarı Dikimi Plastik Cerrahlar ve Jinekologlar gibi uzman doktorlar tarafından gerçekleştirilir. Bu konuda uzmanlaşmış bir hekimle görüşmek ve ameliyatı deneyimli bir uzmana yaptırmak için İletişim kanallarımızı kullanarak Bize Ulaşabilirsiniz.

İmplant farklı nedenlerle diş kayıpları yaşayan kişilerin maruz kaldığı estetiksel ve fonksiyonel sorunların ortadan kaldırılması için günümüzde en fazla tercih edilen diş hekimliği tedavisi yöntemidir.

İmplant klinik ortamında Uzman Ağız, Diş ve Çene Cerrahı tarafından yapılan, bu alanda yetkinlik gerektiren bir Diş Hekimliği Tedavisi yöntemidir. İmplant tedavisi Muayene Aşaması ve Cerrahi Aşama olmak üzere 2 basamakta uygulanmaktadır.

İmplant Tedavisi iki aşamalı bir süreçte tamamlanmaktadır. Tedavinin ilk aşaması ortalama olarak 15 dakika sürmektedir. Her İmplantın yerleştirilmesi yaklaşık olarak 3 ila 4 dakika sürmektedir. İkinci aşamada ise 3 ila 6 ay İmplant ile çene kemiğinin uyumu beklenir. Bu süre sonrası yapay dişler oluşturulan diş köklerine takılarak kişinin ömür boyu kullanılabileceği dişlere sahip olması sağlanır.

İmplant Tedavisi sonrası doğru beslenme alışkanlığına sahip olunması uygulamanın başarısını direkt olarak etkileyen bir süreçtir.

İmplant Sonrası Beslenme;

İşlemden sonraki ilk 2 saatte yiyecek ve içecek tüketilmemelidir.
24 saat boyunca aşırı hassasiyet yaratacak besin gruplarından uzak durmak gerekmektedir.
Ortalama 48 saat devam eden hassasiyet durumlarından sonra normal beslenme düzenine geçilebilir. Ancak ağızda baskı oluşturabilecek sertlikteki yiyeceklerin tüketiminden kaçınılmalıdır.
Oda sıcaklığında olan yiyeceklerin tüketimine öncelik verilmelidir.

hususlarına özen gösterilerek yapılmalıdır.

Dental İmplant çeşitli nedenlerle kırılmış veya çürümüş olan dişlerin yerine uygun tedavi yöntemleri kullanılarak yeni diş eklenmesidir. Dental İmplant yapay diş kökü olarak bilinmekte ve eksik dişin yerini tamamlamak amacıyla çene içine veya üzerine yerleştirilerek yapılmaktadır.

İmplant dikişleri tedavi tamamlandıktan sonra ortalama 7 ila 10 gün içerisinde alınmaktadır. İmplant uygulaması sonrası iyileşme süreci diş hekiminizin verdiği ilaçları düzenli kullanmanız ve dikkat edilmesini istediği hususlara özen göstermeniz halinde oldukça konforlu ve kolay bir şekilde tamamlanmaktadır.

Halk arasında İmplant Sonrası Geçici Diş olarak ifade edilen Hareketli Protez İmplant yapıldıktan ortalama 1 hafta sonra takılan ve hastanın kendi takıp çıkarabildiği protezlerdir.

Farklı nedenlerle ağzında hiç diş kalmamış veya kalan dişleri de çürümüş - kullanılamaz hale gelmiş kişilerin çene yapısının uygun olması halinde Komple İmplant Tedavisi yapılır. Bu uygulama hakkında detaylı bilgileri İletişim kanallarımızdan bize ulaşarak alabilirsiniz.

Diş kaybı - kayıpları ve bu durumun getirdiği estetiksel - fonksiyonel problemlerden muzdarip olan, yaşadığı sorunların giderilmesi için kliniğimize ulaşan kişilerden en sık duyduğumuz soru İmplant Tedavisi Fiyatları 2023 yılında ne kadar olmaktadır.

Sağlık alanında yapılan uygulamalarda kişi muayene edilmeden bir fiyat belirtmenin doğru olmayacağını söyleyerek kişiyi kliniğimize davet etmekteyiz. Uzman Diş Hekimi tarafından yapılacak muayene sonucunda tedavi süreci ve ücreti net olarak hastaya belirtilebilir.

Sizde farklı nedenlerle yaşadığınız diş kayıplarından dolayı Ağız, Diş ve Çene bölgenizde oluşan estetiksel ve fonksiyonel rahatsızlıkların iyileştirilmesi ve hayal ettiğiniz ağız ve diş görünümüne kavuşabilmek için Hemen Bizi Arayın...

Ortodonti kişilerin dişlerinde farklı sebeplerle ortaya çıkan düzensizliklerin, çarpıklıkların ve ayrıklıkların iyileştirilmesi, insanların arzu ettikleri estetik görünüme ve fonksiyonel açıdan yeterli ağız ve dişlere sahip olmasını sağlayan diş hekimliği tedavi tekniğidir.

Ortodonti uygulamaları;

Dişlerinde çarpıklık ve dizilim bozuklukları bulunan,
Dişleri arasında boşluklar bulunan ve ayrık diş problemi yaşayan,
Ağzını kapattığında alt çene ve üst çene arasında boşluklar görülen,
Ağız açıp - kapatma sürecinde dişleri birbirine temas etmeyen,

gibi fonksiyonel ve estetiksel rahatsızlıklar yaşayan bireylerde ağız, diş ve çene yapısının sağlıklı bir hal almasına imkan tanımaktadır.

Çenede var olan yapısal bozuklukların düzeltilmesi ve dişlerin çene üzerinde düzgün bir konuma yerleştirilmesi için yapılan işlemler Ortodonti bilim dalı alanına girmektedir. .

Ortodonti tedavisinde çeşitli malzemeler kullanılarak dişler düzgün bir konuma getirilmekte ve çene iskeletindeki sorunlar tedavi edilmektedir.

Günümüzde birçok insan dişlerinde var olan düzensizlikler, ayrıklıklar, çarpıklıklar gibi dizilim bozuklukları nedeniyle özgüven kaybı yaşamaktadır. Bu tür estetiksel problemler kişinin sosyal yaşantısını olumsuz yönde etkilerken tabiri caizse gülümsemeye küstürmektedir.

Ortodonti tam olarak bu noktada devreye sokulmakta, kişinin hayal ettiği ağız ve diş yapısına sahip olmasını sağlayarak özgürce gülmesine ve konuşmasına imkan tanımaktadır. Yeniden özgüvenini kazanan kişiler sosyal hayatta ve iş yaşantılarında daha aktif bir hal almaktadır.

Ortodonti Uzmanı dişler ve çene yapısından sorumlu olan, bu alanda uzmanlaşmış diş hekimlerine verilen addır. Ortodonti Uzmanları hastanın dişlerindeki yapısal bozukluklara müdahale etmekte ve dişleri doğal ve estetik bir görünüme kavuşturmaktadır. Dişlerin rahatsız görünümünün önüne geçen Ortodonti Uzmanları dişlerle ilgili sorunları büyümeden engellemektedir.

Sizde farklı nedenlerle dişlerinizde yaşadığınız dizilim bozuklukları nedeniyle Ağız, Diş ve Çene bölgenizde oluşan estetiksel ve fonksiyonel rahatsızlıkların iyileştirilmesi ve hayal ettiğiniz ağız ve diş görünümüne kavuşabilmek için Hemen Bizi Arayın...

Kanal Tedavisi insanların dişlerinde ileri seviye çürüme veya ciddi enfeksiyon oluşması halinde dişlerin kurtarılması ve onarılması amacıyla kullanılan diş hekimliği tedavi yöntemidir.

Kanal Tedavisi uygulayan Uzman Diş Hekimleri için temel hedef hastanın dişinde bulunan problem nedeniyle yaşadığı ağrının ortadan kaldırılması ve bu problemin ileri seviyede diş kaybına yol açmadan yok edilmesidir.

Hastanın problem yaşanan dişinde çevre dokuların uyuşturulması işlemiyle Kanal Tedavisine başlanır. Tedavi sürecinde işlem yapılan bölgedeki sinirler ve pulpa alındıktan sonra dişin içerisi güzelce temizlenerek doldurulur.

Kişinin dişlerinde yaşanan problemler ilerlemeden yapılan Kanal Tedavisi ortalama 1 saatlik bir sürede tamamlanır ve başarılı sonuçlar vererek dişin kurtarılmasının sağlar.

Kanal Tedavisi uygulamaları bazen tek bir seansta tamamlanırken bazen ise birkaç seans sürmektedir. Bu seans sayısının nedeni dişteki çürüğün boyutudur.

Kanal Tedavisi uygulamalarında genel olarak ilk seansta temizleme, ikinci seansta doldurma işlemi yapılmaktadır. Bu işlemlerin belirli bir süreye ihtiyacı vardır ve bu süre ortalama olarak 60 dakika - 1 saat olarak belirtilebilir.

Çürümüş ve enfeksiyon kapmış diş özünün çıkarılma işlemine Kanal Tedavisi denilmektedir. Hastanın dişlerinde var olan enfeksiyon ve çürüklerin temizlenmesi, buna bağlı oluşan ağrıların yok edilmesi için birkaç seansta yapılan diş hekimliği tedavi yöntemidir.

Kanal Tedavisi Nasıl Yapılır sorusuna;

İlk olarak ön dişlerin arka kısmında veya azı dişlerinin kuronunda delik açılmaktadır.
Hasarlı pulpa çıkarıldıktan sonra pulpa boşluğu ve kök kanalları iyi bir şekilde temizlenmekte ve Kanal Dolgusu yapılması için hazır hale getirilmektedir.
Hastanın dişindeki sorunun büyüklüğüne bağlı olarak bu işlemler birkaç seans halinde yapılmaktadır. Eğer birbirini takip eden seanslar olacaksa dişi korumak için geçici dolgu uygulamalarından yararlanılmaktadır.
Diğer seansta geçici dolgular çıkarılmakta ve pulpa boşluğu doldurulmaktadır. Doldurma işleminde konik uçlu malzemeler kullanılmaktadır. Bu konik uçlu malzeme aracılığıyla kanalların her birisine müdahale edilmektedir.
Kanal Tedavisi işleminin son aşamasında dişin doğal görünümünü eski durumuna getirmek için dişin üzerine kuronla kaplama yapılmaktadır. Dişte kırılma varsa dişi onarma işlemi yapılmakta ve daha sonra kuron yerleştirilmektedir.

şeklinde yanıt verilebilir.

Kanal Tedavisi uygulamaları bazen tek bir seansta tamamlanırken bazen ise birkaç seans sürmektedir. Bu seans sayısının nedeni dişteki çürüğün boyutudur.

Dişlerinde ağrı, enfeksiyon, çatlak, kırık ve çürük gibi problemler yaşanan kişiler kliniklerimize ulaşarak tedavi yöntemleri hakkında bilgi almaktadır. Bu süreçte tarafımıza en fazla iletilen soru Kanal Tedavisi Fiyatları 2023 yılında ne kadar olmaktadır.

Bazı hastalar Kanal Tedavisi yaptırdıktan sonra ağrıların uzun süre devam ettiğini belirterek kliniğimize ulaşmaktadır. Kanal Tedavisi uygulaması başarısız olarak yapıldığı zaman kişinin yaşadığı ağrılar devam etmektedir.

Başarısız Kanal Tedavisi kapsamında dişin içerisinin dikkatlice temizlenmemesi, doğru dolgu uygulamasının yapılamaması, enfeksiyonun kurutulamaması gibi durumlar gösterilebilir.

Kanal Tedavisi yapılan diş ağız ve diş bakımının doğru şekilde ve düzenli periyotlarla yapılmaması sonucunda çekilecek noktaya gelmesi halinde klinik şartlarında alanında uzman diş hekimleri tarafından güvenli, konforlu ve başarılı bir şekilde çekilebilir.

Kanal Tedavisi hasar görmüş ve iltihaplanmış dişleri onarmak için yapılmaktadır. Hasar görmüş olan pulpa çıkarıldıktan sonra geriye kalan dişler temizlenmekte ve doldurulmaktadır. Kanal Tedavisini oluşturan süreçler bu prosedürlere göre ilerlemektedir.

Kanal Tedavisi hasar görmüş ve iltihaplanmış dişin kurtarılmasında rol oynayan en önemli ve uygulamalardan bir tanesidir. Bu işlemin sonucu uzun yıllar boyunca görülebilmektedir. Eğer hasar almış olan bu dişler zamanında tedavi ettirilmezse sonuçlar oldukça olumsuz olacaktır.

Kanal Tedavisi yapılan dişler ağız - diş bakımının doğru şekilde ve düzenli periyotlarla yapılmaması sonucunda çürüyerek çekilmesi gereken hale gelmesi halinde klinik şartlarında alanında uzman diş hekimleri tarafından güvenli, konforlu ve başarılı bir şekilde çekilebilir.

İnsanların farklı nedenlerle kaybettikleri diş veya dişlerini kişiye en uygun protez çeşidi tespit edilip uygulanarak telafi edilmesi için uygulanan diş hekimliği tedavi yöntemine Protetik Diş Tedavisi denir.

Protetik Diş Tedavisi hastaların çeşitli sebeplerle yaşadıkları diş kayıpları sonucu ağız yapılarında oluşan boşlukların yol açtığı estetiksel ve fonksiyonel problemlerin giderilmesi için uygulanan tedavi yöntemidir.

Standart Diş Hekimliği eğitiminin dışında ekstra uzmanlık eğitimi alan ve Protez Uzmanı olarak tanımlanabilen Prostodontist Hekimler Protetik Diş Tedavisi Uzmanı olarak ifade edilerek bu uygulamayı gerçekleştirme yetkinliğine sahip olurlar.

Protetik Diş Tedavisi Uzmanı olarak adlandırılan Prostodontistler diş hekimliğine ek olarak Prostodonti ana bilim dalı bünyesinde de eğitim görmektedirler.

Devlet tarafından sağlık sigortası yapılan kişilerin 4 yılda bir Diş Protezi yaptırma ve yenileme imkanı bulunmaktadır. Bu süreç dışında yaşanan problemlerin maddi giderleri kişi tarafından karşılanmaktadır.

SGK tarafından belirli bir miktarı karşılanan Diş Protezi tedavisi devlet hastanelerinde ve SGK anlaşmalı kliniklerde yapılmaktadır. Bu konuda detaylı bilgi almak ve Diş Protezi Fiyat bilgisi edinmek için Hemen Bizi Arayınız...

Kırılan Diş Protezinin kırılma yeri ve boyutu yapıştırılıp yapıştırılamaması konusunda değişikliğe neden olacaktır. Bu tarz bir sorun yaşamanız halinde zaman kaybetmeden tedavi olduğunuz kliniğe ulaşarak destek talep etmeniz en doğru davranış olacaktır.

Diş Protezi tedavisi için Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi bölümünde Prostodonti alt bölümünden randevu alınmalıdır. Bu alanda yetkin Prostodontist Hekimler Protez Uzmanı olarak da ifade edilir ve kişinin ihtiyaç duyduğu tüm işlemleri başarıyla gerçekleştirebilir.

İnsanlarda Diş Eti Hastalıkları oluşmasının temel nedeni ağız ve diş bakımının düzenli olarak yapılmamasıdır. Dişlerde ve diş etlerinde zamanla biriken bakterilerin plak oluşumuna yol açması ile birlikte kişi sağlığını kaybetmekte ve Diş Eti Hastalıklarının oluşumuna karşı güçsüz hale gelmektedir.

Bununla birlikte insanlarda Diş Eti Hastalıkları oluşmasına yol açan durumlar arasında;

Sigara kullanımı,
Sistemik hastalıklar,
Stres ve uykusuzluk,
Kalp ve tansiyon rahatsızlıkları,
Sürekli kullanılan bazı ilaçlar,
Sağlıksız beslenme,

gösterilebilir.

Diş Eti Hastalıkları Diş Hekimliği ana bilim dallarından birisi olan Periodontoloji bölümünde iyileştirilmektedir.

Diş Eti Hastalıkları Uzmanı Periodontolog olarak adlandırılır. Standart Diş Hekimliği eğitimi sonrası Periodontoloji alanında uzmanlık eğitimi alan bu hekimler süreci başarı ile tamamlamaları halinde Periodontolog unvanını alırlar.

Diş Eti Hastalıkları ileri seviyelere ulaşması halinde ciddi sağlık problemlerine yol açan ve kişinin tüm vücudunu etkileyen rahatsızlıklardır. Diş Eti Hastalığı olarak ifade edildiği için sadece dişleri ve ağzı etkilediği sanılsa dahi durum tam olarak böyle değildir.

Öncelikle diş etlerinde kanama, şişme gibi durumlara yol açan bu durum zamanla iltihap oluşmasına neden olur. Bu iltihap sadece dişleri çürütmekle kalmayıp vücudun birçok bölgesinde enfeksiyonların görülmesine sebep olabilir.

Tüm bu durumları göz önünde bulundurarak ağız - diş bakımını aksatmamanız ve 6 ayda bir diş muayenesi yaptırmanız sadece ağız ve diş sağlığınız için değil genel vücut sağlığınız içinde büyük önem arz etmektedir.

Diş Eti Hastalıkları çocuklar dahil olmak üzere her yaştaki bireyde görülebilen problemlerdir. Özellikle çocuklarda diş sürme döneminde veya dişler arasına gıda sıkışması - temizlenmemesi halinde Diş Eti Hastalıkları meydana gelebilmektedir.

Bununla birlikte yanlış diş fırçalama teknikleri diş taşı oluşumuna ve zamanla bu durumun Diş Eti Hastalıklarına dönüşmesine neden olmaktadır.

Diş Eti Hastalıkları zamanla kişide ağız kokusu oluşmasına ve bu kokunun iltihaba bağlı olarak artmasına neden olur.

Diş Eti Hastalıkları bu alanda Uzman Periodontolog tarafından yapılacak tedaviler ile iyileştirilir. Ayrıca tedavi sonrası ağız -diş bakımına ve klinikte uygulanacak diş kontrollerine aksatmadan devam edilmesi halinde bu durum bir daha oluşmaz.

Bilinmelidir ki Diş Eti Hastalıklarının oluşmasının en önemli sebebi yanlış veya düzensiz diş bakımı sonucu diş etlerini tartar ve plakların sarmasıdır. Kişinin günlük bakım ile bu durumun önüne geçmesi ve yılda 2 kez diş etlerinin diş hekimleri tarafından derinlemesine temizlenmesi ile bu duruma engel olunur.

İnsanlarda C Vitamini eksikliği ve yeteri kadar su içilmemesi Diş Eti Hastalığı oluşmasına neden olabilir. Özellikle C Vitamini eksikliği yaşayan kişilerin diş etlerinde çekilmemeler meydana geldiği gözlemlenmiştir.

Diş Etlerinin güçlü ve sağlıklı kalması kişinin başta ağız - diş sağlığı olmak üzere tüm vücut sağlığının korunmasına yardımcı olmaktadır. Sağlıklı diş etlerine sahip olmak ve bu durumu korumak için;

Günde 2 kez dişler doğru şekilde fırçalanmalı,
Günde 1 kez diş ipi ile diş araları temizlenmeli,
Yılda en az 2 kez diş muayenesine gidilmeli,
Sağlıklı beslenilmeli,
Alkol ve sigara kullanımı minimuma indirilmeli,

hususlarına dikkat edilmelidir.

Öncelikle halk arasında yanlış bilinen bu durumu açıklığa kavuşturmak isteriz. Evde diş dolgusu yapılamaz… Dolgu Uygulamaları bu alanda uzman dişe kimleri tarafından klinik şartlarında gerçekleştirilen Konservatif Diş Tedavisi yöntemlerdir.

Diş Dolgusu alanında herhangi bir yetkinliği bulunmayan kişiler tarafından doğru olmayan şartlarda gerçekleştirilecek işlemler diş kayıpları ve ağız - diş sağlığının bozulmasına yol açacak ciddi derecede olumsuz durumlarla sonuçlanır.

Diş Dolgusu uygulamasının tamamlanma süresi kişiden kişiye değişiklik göstermektedir. Hastanın ihtiyaç duyduğu dolgu sayısı ve kullanılacak dolgu malzemesi tedavi süresine direkt olarak etkiler.

Bununla birlikte kişinin dişine Dolgu Uygulaması gerçekleştirilmesine neden olan problem çeşidi de tedavi süresini etkilemektedir. Uzman diş hekimi tarafından gerçekleştirilecek muayene sonucu size tedavi süresi net olarak belirtilebilir.

Hayır… Uzman diş hekimi tarafından kişiye en uygun madde kullanılarak gerçekleştirilen Diş Dolguları düşmez. Diş Dolgusunun uzun süre kullanılması ve herhangi bir düşme problemi ile karşılaşılmaması için kişinin ağız - diş bakımına özen göstermesi gerekmektedir.

Diş Dolgusu yapıldıktan ortalama 6 ila 8 saat sonra yemek yenmesi doğru bir davranış olacaktır. Ayrıca hastanın ilk 2 gün sert yiyecekler yemekten kaçınılması hatta ağzında tek bir bölgeye dolgu yapıldıysa ilk hafta yemeklerini yerken çenenin diğer bölgesi ile çiğneme işlemini gerçekleştirmesi uzun süre kullanabileceği bir Diş Dolgusuna sahip olmasını sağlayacaktır.

Hayır… Diş Dolgusu insanların polis olmasına engel değildir.

Hayır… Diş Dolgusu sonrası herhangi koku veya estetiksel açıdan kişiyi rahatsız edecek olumsuz bir durum oluşmaz. Aksine Diş Dolgusu çürük gibi durumlar nedeniyle oluşan ağız kokusunun önüne geçer.

Diş Dolgusunun kullanım ömrü kişinin ağız – diş bölgesine özen göstermesi ve Dolgu Uygulaması esnasında kullanılan malzemeye göre değişmektedir. Ortalama 5 yıl kullanılabilen Diş Dolguları olduğu gibi 20 yılı aşkın süre sağlam kalan Diş Dolguları da yapılabilmektedir. Bu konuda en detaylı bilgileri İletişim kanallarımızı kullanarak Bize Ulaşıp öğrenebilirsiniz.

Hayır… Diş Dolgusu bir konservatif tedavi tekniğidir.

Diş Dolgusu seans sayısı uygulanacağı dişin ağızdaki konumuna ve dişte yaşanan probleme göre farklılık göstermektedir. Tek seansta tamamlanan Dolgu Uygulamaları olduğu gibi 2 ila 3 seans süren Diş Dolgusu tedavileri de bulunmaktadır.

Diş Dolgusu uygulamasının fiyatı hastadan hastaya farklılık göstermektedir. Bu durumu kişinin dişlerinde bulunan problem, uygulama esnasında kullanılacak dolgu maddesinin çeşidi ve işlemi gerçekleştirecek diş hekiminin uzmanlığı gibi pek çok faktör neden olmaktadır.

Diş Dolgusu Fiyatları hakkında en doğru bilgileri kliniğimize ulaşarak edinebilirsiniz.

Estetik Diş Hekimliği kapsamında gerçekleştirilen uygulamalar kişinin ağız, diş, diş eti ve çene bölgelerinde var olan problemlere göre farklılık göstermektedir. Günümüzde en sık tercih edilen Estetik Diş Hekimliği uygulamaları arasında;

Porselen Dolgu (Beyaz Dolgu)
Diş Beyazlatma (Bleaching)
Diş Kaplama (Zirkonyum & Lamine Kaplama)
İmplant Uygulamaları
Ortodonti Tedavisi
Diş Eti Estetiği
Kron & Köprü Uygulamaları

gösterilebilir.

Estetik Diş Hekimliği insanların hayal ettikleri estetik gülüşe sahip olabilmeleri için yüzdeki ağız, diş, diş eti ve çene gibi gülümsemeye doğrudan etkisi olan bölgelerin şeklini, boyutunu, hizasını, rengini ve genel yapısına düzenleyerek sağlıklı bir hale getiren diş hekimliği uygulamalarının bütünüdür.

Estetik Diş Hekimliği uygulamaları klinik ya da hastane şartlarında bu alanda uzman profesyonel diş hekimleri tarafından gerçekleştirilir.

Estetik Diş Hekimliği uygulamalarına ihtiyaç duyan kişilerin öncelikle genel ağız ve diş sağlığı muayenesi gerçekleştirilir. Hastanın dişleri, diş etleri, yüz hatları, dudak yapısı, ağız şekli, cinsiyeti ve yaşı göz önünde bulundurularak kişiye özel tedavi planı hazırlanır.

İnsanların diş etlerinde farklı nedenlerle oluşan çekilmeler, simetri bozuklukları, kanamalar, şişlikler, iltihaplanmalar gibi birçok rahatsızlık Diş Eti Estetiği olarak adlandırılan ve Estetik Diş Hekimliği kapsamında gerçekleştirilen uygulamalar sonucunda giderilir.

Estetik Diş Hekimliği uygulamaları kapsamında kişinin dişlerine yapılan işlemler sonucu dişlerde var olan lekelenmeler, renk değişiklikleri, çürümeler, aşınmalar, çatlaklar, kırıklar, simetri bozuklukları, çarpıklıklar, ayrıklıklar, eğrilikler, dişler arası boşluklar gibi pek çok estetiksel veya fonksiyonel problem iyileştirilebilir.

Dişlerini en hızlı şekilde beyazlatmak isteyen kişiler zaman kaybetmeden kliniğimize ulaşarak uzman diş hekimlerimiz eliyle diş beyazlatma uygulamalarını yaptırmalıdır.

Bununla birlikte limon ve karbonat karışımını diş fırçası yardımıyla dişlere uygulamak da klinik ortamında gerçekleştirilen ve istenilen sonuçların elde edildiği tedavi yöntemlerini destekleyen doğal bir uygulamadır.

Sağlıklı ve temiz bir görünüme sahip olmak için diş beyazlığı oldukça önemli bir husustur. Karşımızdaki insana nasıl göründüğümüz en önemlisi kendimizi nasıl hissettiğimiz bu anlamda önemli bir etkiye sahip olduğundan diş beyazlığına oldukça dikkat edilmektedir. Bunu evde yapmak da mümkündür.

Evde doğal yöntemler, diş hekimi yardımı ile doğru macun ve jel kullanımı ile rutin halinde yaptığımız çalışmalar daha sağlıklı, beyaz ve temiz dişlere sahip olmamıza yardım etmektedir. Aynı zamanda dengeli beslenmek de bu yöntemlerden biridir.

Bazı diş hekimlerinin önermesine göre 2 haftalık lifli gıdalardan oluşan bir diyet ile daha beyaz ve temiz dişlere kavuşabilirsiniz. Bu lifli gıdalardan havuç ve kereviz en çok tüketilen yiyeceklerdir. Bu gıdalar yemekten sonra dişlerinizde kalan plakları temizleyerek ağzın doğal temizleme maddesi olan tükürüğü de arttırıyor.

Bleaching farklı nedenlerle dişlerinde sararmalar, lekelenmeler, renk değişimleri olan kişilerin kimyasal maddeler yardımı ile dişlerinin beyazlatılması işlemidir. Diş Beyazlatma işlemi diş minesi ve dentin tabakasında oluşan renklenmeyi beyazlatmak için karbamid peroksit veya hidrojen peroksit içerikli, sadece diş hekimlerinin kullanabileceği malzemeler ve yöntemlerle diş hekimlerimiz tarafından yapılan tedavidir.

Daha beyaz dişlere sahip olabilmek için beyazlatıcı diş macunları, jeller ve diş hekimi tarafından hastaya temin edilen diş beyazlatma ürünleri gibi birçok ürün ve yöntem kullanılmaktadır. Tabi ki diş beyazlatma tedavisinde hangi yöntemin uygulanması gerektiğine mutlaka diş hekimleri tarafından karar verilmelidir.

Kişilerin diş rengi birçok faktöre bağlı olarak değişmektedir. Asitli ve gazlı içeceklerin yoğun tüketilmesi, renkli ve şekerli gıdalar, sigara kullanımı ve hatta yaşlanma ile diş renkleriniz koyulaşabilir. Diş Beyazlatma işlemi ile diş renginiz birkaç ton kadar açılabilir.

Diş Beyazlatma işleminin fiyatları belirlenirken seçilen tedavi yöntemi (ofis tipi - lazer - ev tipi), diş hekiminin tecrübesi, tedavi olacağınız diş kliniği, tedavide kullanılan malzemeler, hastanın ağız ve diş sağlığı durumu, diş beyazlatmanın derecesi, gerekli ise diş beyazlatma işleminin tekrar edilecek olması gibi etkenler göz önüne alınır.

Sizlerde Diş Beyazlatma uygulamaları ve Diş Beyazlatma Ücretleri ile ilgili detaylı bilgi almak için İletişim kanallarımızı kullanarak bize ulaşabilirsiniz.

Diş Beyazlatma işlemi çok fazla fiziksel ve kimyasal etkiye maruz kalmış ve rengi sararmış dişlerinize uyguladığımız tedaviler bütünüdür. Tedavi sonucunda dişleriniz daha beyaz ve sağlıklı bir renge sahip olur. Diş Beyazlatma işlemi sonunda daha sağlıklı gülüşler elde edebilirsiniz.

Üç farklı Diş Beyazlatma türünden bahsedebiliriz. Bunlar ofiste beyazlatma, lazerle beyazlatma ve evde beyazlatma işlemleridir. Biz daha sağlıklı ve güvenli olması açısından diş hekimlerimizin kontrolünde yapılan ofiste beyazlatma işlemini ve lazerle beyazlatma işlemini önermekteyiz.

Kliniklerimizde hekimlerimiz tarafından size uygun olarak planlanan Diş Beyazlatma işlemlerimiz ortalama 1 saat sürmektedir. Bu 1 saatlik uygulama sonunda bembeyaz ve sağlıklı dişlere kavuşacaksınız. Kullandığımız beyazlatıcı jel ile dişlerinizin rengi 4 tona kadar açılabilir.

Diş Beyazlatma tedavisi genellikle erişkin ve genç olan hastalarımız için uygun görülebilmektedir. Tedavi sonrası dişlerinizde hassasiyet gibi sorunlar yaşanmaması için ağız ve diş sağlığınızı uygulamak oldukça iyi olacaktır.

Diş Beyazlatma uygulaması sonrası beyazlığını yitirmiş veya yitirmeye devam eden dişlerde renk açma başarısı oldukça iyidir. Tedaviye başlamadan önce herhangi bir diş sağlığı probleminiz var ise öncelikle dişlerinizin tedavisinin yapılması önemlidir. Bu sebeple tedavi öncesi diş hekimimiz kontrolünde diş sağlığınız kontrol edilip tedavi planı çıkarılmaktadır.

Lazerle Diş Beyazlatma İşlemi diş minesi ve dentin tabakasında oluşan renklenmeyi beyazlatmak için karbamid peroksit veya hidrojen peroksit içerikli, sadece diş hekimlerinin kullanabileceği malzemeler ve yöntemlerle diş hekimlerimiz tarafından yapılan tedavidir.

Lazerle Diş Beyazlatma tedavisine başlanmadan önce alanında uzman diş hekimlerimiz tarafından hastanın tedaviye uygun olup olmadığının kontrolü yapılmaktadır.

İlk adım olarak hastamızın dişleri temizlenir. Bu işlem tamamlandıktan sonra ise diş eti ve dudakların zarar görmemesi için koruyucu takılmaktadır. Hastamızın dişlerine jel sürülüp 30 saniyelik aralıklarla ışınlanmalar yapılmaya başlanır. Işınlamaların süresini hastamızın ağız ve diş yapısıyla değişkenlik göstermektedir. Son adımda jeller temizlenir, ağız içi koruyucu aparat çıkarılır ve işlem tamamlanmış olur.

Kliniğimizde uzman diş hekimlerimizin belirleyeceği program dahilinde ve ihtiyaç olması halinde evde diş beyazlatma işlemi yapılarak tedavi desteklenmektedir.

Kliniklerimizde uygulanan, diş hekimlerimiz kontrolünde yapılan beyazlatma işlemlerinin dişlerinize hiçbir zararı olmaz. Diş Beyazlatma tedavisi olmuş hastaların dişlerine hiçbir zarar gelmediğine dair çok sayıda makale ve araştırma bulunmaktadır.

Dikkat etmeniz gereken en önemli konu piyasada kontrolü bulunmayan dişlere zararlı maddeler içeren ürünlerin kesinlikle kullanmamanız gerektiğidir. Bir diş hekimine danışılmadan kullanılan diş beyazlatma ürünleri ve doğal diye lanse edilen diş beyazlatma yöntemleri dişlerinizde yapısal bozukluklara hatta diş kayıplarına neden olmaktadır.

Çok önemli başka bir husus piyasada bulunan bazı beyazlatma ürünlerinin aşındırıcı içermesidir. Bu ürünler daha çok macun şeklinde satılmaktadır. Bilinçsizce uzun süreli kullanımlarda dişte aşınmalara ve güçsüz dişlere sebebiyet verirler.

Diş Beyazlatma uygulaması yapılan dişler ömür boyu eski halinden daha iyi ve daha beyaz olacaktır. Lakin tedavinin ilk yapıldığı gün gibi beyaz kalması hastalarımızın ağız bakımlarına özen göstermeleri ve tavsiyelerimize uymaları ile doğru orantılıdır.

Diş Beyazlatma tedavisi sonrası hastalarımıza tükettikleri gıda ve içeceklerin dişlerine ve diş rengine zarar oranları hakkında bilgilendirme yapıyoruz.

Örneğin çok sık çay ve kahve içen hastalarımızın ağız ve diş bakımlarını aksatmaları diş beyazlatma uygulaması ile elde ettiğimiz sonuçların korunmasını zorlaştırır. Günlük yoğun miktarda sigara içen hastalarımız için de diş bakımlarına ekstra özen göstermelerini, aksatmamalarını tavsiye ediyoruz.

Bunların dışında Diş Beyazlatma tedavisi sonrası renklenmelere göre 2 ila 4 yılda bir kez olacak şekilde kliniğimizde ekstra bir bakım işlemi yapılmasını öneriyoruz.

Diş beyazlatma işlemi birçok farklı ürünle yapılmaktadır. Diş hekimlerimiz sizin durumunuza en uygun yöntemi kullanarak işlemleri sağlıklı ve başarılı şekilde tamamlamaktadır.

Denetime tabi tutulmadan ithal edilen bazı diş beyazlatma ürünlerinin bilimsel olarak kanıtlanmış beyazlatma etkinliği ve dişlerinize zararlı yönleri tartışmalıdır.

Evde dişlerinizi kendiniz beyazlatabilirsiniz sloganı ile piyasaya sürülmüş bu jeller asit ve aşındırıcı maddeler içerdiklerinden dolayı dişlerinizde kalıcı hasarlar oluştururlar.

Maalesef bu şekilde ülkemizde satılmaya devam etmelerine rağmen bu ürünlerin büyük bir çoğunluğunun Amerika ve Avrupa'da kullanımı yasaklanmıştır.

Kliniğimize gelen başvurularda en çok karşılaşılan sorulardan birisi “ Genç yaşta beyazlatma işlemi yaptırabilir miyim ? ” sorusudur. Diş Beyazlatma tedavisi genç yaşta da uygulanabilir. 18 yaşını tamamlamış ve dişlerinde herhangi bir hassasiyeti bulunmayan genç hastalarımıza diş beyazlatma tedavisi uygulamaktayız.

Burada ana kriter dişlerin gerekli olgunluk aşamasını tamamlamış olmasıdır. Genç yaşta olsa dahi dişlerinin sarı renge sahip olması tedavi için yeterli bir neden olacaktır. Beyazlatma tedavisi uygulanan hastalarımızın dişleri estetik bir görünüme kavuşacaktır.

Hayır… Diş hekimlerimiz kontrolünde doğru prosedürle uygulanan Diş Beyazlatma işleminin dişlerinize herhangi bir zararı olmaz.

Diş Beyazlatma uygulamasında dişlerinizde herhangi bir yapısal değişiklik veya kalıcı hasar oluşmaz. Diş hekimlerimiz tarafından uygulanan diş beyazlatma prosedürü en çok tercih edilen estetik diş tedavisi çözümlerindendir.

Diş Beyazlatma uygulaması porselen diş kaplama (zirkonyum, lamine) işlemleriyle kıyaslandığında daha kolay, güvenilir, ekonomik ve dişleri aşındırmadığı için daha koruyucu bir işlemdir.

Diş Beyazlatma uygulamasının dişlerinize herhangi bir zararı yoktur. Hızlı, güvenilir ve etkili bir yöntemdir. Diğer restoratif yöntemlerle (bonding, veneer vs) kıyasladığımızda daha ekonomik, kolay ve zahmetsizdir.

Evde Diş Beyazlatma teknikleri oldukça tercih edilen yöntemlerdir. Doğal yöntemler ve diş hekimlerinin yönlendirmesi ile de bu durum mümkündür. Doğal yöntemleri kısaca sayacak olursak; meyve enzimleri, kabartma tozu ve hidrojen peroksit, hindistan cevizi yağı, elma sirkesi, karbonat, defne yaprağı, portakal kabuğu, tuz, sirke ve daha birçok doğal uygulama gösterilebilir.

Dişlerinizi fırçalarken karbonatı limon ile veya tuz ve sirke ile karıştırarak diş fırçanıza sürüp bunu haftada 2 veya 3 kere tekrarlamanız gerekir. Karbonat aynı zamanda tarçın ve adaçayı ile karıştırılarak aynı etkiye sahip olabilirsiniz. Diş macununa eklenen bazı meyve enzimlerinin diş beyazlatmada etkili olduğu ile ilgili çalışmalar bulunmaktadır.

Son olarak dişlerin rengini bozacak ve lekelenmeler oluşturacak yiyecek içecek tüketiminden sonra sık sık diş fırçalama dişlerinizin bozulmasını önleyerek renk kaybını da engellemeye yardımcı olur.

Diş Beyazlatma işlemi tamamlandıktan sonra çay, kahve, sigara, kırmızı şarap, vişne suyu gibi diş renklendirebilecek gıdaların tüketimini minimuma indirmek, işlem sonrası kavuştuğunuz bembeyaz dişlerinizin bu şekilde kalmasını korumanıza yardımcı olur.

Diğer bir dikkat edeceğiniz husus ağız ve diş bakımınıza özen göstermenizdir. Kullanıyorsanız sigarayı bırakmak ya da kullanımınızı azaltmak diş renklenmelerini büyük ölçüde engelleyecektir.

Son olarak florürlü diş macunu ile dişleri fırçalamak, şekerli yiyecek ve içecekleri azaltmak veya tamamen bırakmak ve rutin diş muayenelerine dikkat etmek şartıyla dişleriniz uzun süre beyazlığını koruyacaktır.

Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi kadın veya erkek fark etmeksizin her yaştaki bireyin ağız, diş, diş eti ve çene bölgesindeki sert ve yumuşak dokularda farklı nedenlerle ortaya çıkan fonksiyonel ya da estetiksel pek çok rahatsızlığın medikal veya gerekli görülmesi halinde cerrahi müdahaleler ile tedavi edildiği diş hekimliği ana bilim dalıdır.

Evet… Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi kapsamında gerçekleştirilen uygulamalar içerisinde zorlu diş çekimleri de bulunmaktadır. Özellikle gömülü diş veya 20 yaş dişi olarak ifade edilen ve sürme bozuklukları yaşanabilen dişler ile köklerinde enfeksiyon oluşmuş dişlerin çekimi Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi alanında uzman hekimler tarafından gerçekleştirilmektedir.

Halk arasında Diş Teli uygulamaları olarak bilinen Ortodonti tedavi yöntemleri Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi kapsamında gerçekleştirilen tekniklerden birisi olarak ifade edilebilir.

Evet… Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi kapsamında gerçekleştirilen uygulamalardan birisi olan Ortodonti tedavisi kullanılarak dişlerinde var olan çarpıklık, ayrıklık, eğrilik ve yamukluk problemlerinin giderilmesini isteyen hastaları kişiye en uygun diş teli takılır.

İnsanlarda çekilmesi en zor diş olarak gösterilebilecek dişler 20 yaş dişleri ve gömülü dişlerdir. Bu dişler maruz kaldıkları sürme problemleri nedeniyle tam olarak çıkamadıkları için çekim sürecinde cerrahi müdahaleler ve kesiler gerekebilir.

Klinik şartlarında gerçekleştirilen normal dişlerin çekimi genellikle 15 ila 20 dakika arasında tamamlanırken, cerrahi dişlerin çekimi yaklaşık bir saatlik süre sonunda bitmektedir.

İnsanların hayal ettikleri doğal, güzel ve estetik gülüşe sahip olmaları için kişiye özel teknikler uygulanarak yapılan estetik diş hekimliği tedavi yöntemlerinin tamamına Gülüş Estetiği adı verilir.

Gülüş Tasarımı uygulaması uzman diş estetiği hekimi tarafından yapılan muayene ile başlar. Hastanın estetik beklentileri göz önüne alınarak bir tedavi planı hazırlanır. Kişinin ağız ve diş bölgesinde var olan deformasyonların durumuna göre Gülüş Tasarımı kapsamında ihtiyaç duyulan tedavi teknikleri belirlenen sırayla hastaya uygulanır.

Gülüş Tasarımı Ücreti veya Gülüş Tasarımı Fiyatı konusunda diğer tüm sağlık alanında yapılan uygulamalarda da olduğu gibi kişi muayene edilmeden bir fiyat belirtmenin doğru olmaz. Uzman Diş Hekimi tarafından yapılacak muayene sonucunda tedavi süreci ve ücreti net olarak hastaya belirtilebilir.

Gülüş Tasarımı Tedavi Ömrü genel olarak 10 ila 15 yıl arasındadır. Bu süreç yapılan diş bakımlarıyla daha da uzayabilmektedir. Gülüş Tasarımı uygulamaları sonrasında maksimum kalıcılığın elde edilmesi için hasta diş fırçalama, diş ipi kullanma ve diş hekimi kontrollerini düzenli bir şekilde yaptırmalıdır.

Dijital Gülüş Tasarımı modern teknoloji ürünlerin ve cihazların sağlık uygulamalarında kullanılması ile kişiye özel estetik gülüş oluşturma işlemine denilmektedir. Diş hekimleri dijital yazılımları kullanarak hastanın diş yapısı, dudakları ve yüzü arasındaki doğru orantıyı yakalamaktadır. Buna bağlı olarak estetik bir gülüş ortaya çıkarılabilmektedir.

Zirkonyum Gülüş Tasarımı başarılı bir şekilde yapılan Zirkonyum Diş Kaplaması ile hastanın dişlerinin doğal bir görünüme kavuşturulduğu ve uzun yıllar boyunca etkisini koruyan Gülüş Tasarımı tekniğidir.

Gülüş Tasarımı dayanıklılığı genel olarak 10 ila 15 yıl arasındadır. Bu süreç yapılan diş bakımlarıyla daha da uzayabilmektedir. Gülüş Tasarımı uygulamaları sonrasında maksimum kalıcılığın elde edilmesi için hasta diş fırçalama, diş ipi kullanma ve diş hekimi kontrollerini düzenli bir şekilde yaptırmalıdır.

Gülüş Tasarımı Fiyatı veya Gülüş Tasarımı Ücreti konusunda diğer tüm sağlık alanında yapılan uygulamalarda da olduğu gibi kişi muayene edilmeden bir fiyat belirtmenin doğru olmaz. Uzman Diş Hekimi tarafından yapılacak muayene sonucunda tedavi süreci ve ücreti net olarak hastaya belirtilebilir.

İnsanların dişlerinde farklı nedenlerle meydana gelen renk bozulmaları, çürümeler gibi birçok estetiksel ve fonksiyonel problemin giderilmesi için hastanın diş yüzeylerinin zirkonyum malzemesi ile kaplandığı Estetik Diş Hekimliği tedavisi yöntemine Zirkonyum Kaplama adı verilir.

Zirkonyum Kaplama uygulaması sonrası elde edilen sonucun ortalama ömrü kişiden kişiye değişmekle birlikte 10 ila 15 yıl arasındadır. Bu süre kişinin doğru davranışlar sergilemesi ve ağız - diş bakımını aksatmaması ile 20 yılı geçmektedir.

Zirkonyum Kaplama ile Porselen Kaplama karşılaştırıldığında ışık geçirgenliği açısından Zirkonyum çok daha avantajlıdır. Bu durum Zirkonyum Kaplama sonrası dişlerin doğal bir görünüme sahip olmasına yardımcı olur. Bununla birlikte diş eti uyumluluğu olarak da Zirkonyum Diş Kaplama ön plandadır.

Sağlık alanında yapılan uygulamaların fiyatları birçok farklı duruma bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Bu nedenle en doğru fiyatı almanız için İletişim kanallarımızı kullanarak kliniğimize ulaşmanız gerekmektedir.

Zirkonyum Diş kırılması neredeyse imkansız olarak ifade edilebilecek dayanıklılığa ve dirence sahiptir. Kişinin dişlerinin kırılmasına neden olacak bir davranış yapmaması veya ciddi bir kaza geçirmemesi halinde Zirkonyum Diş kırılmaz diyebiliriz.

Lamine Diş Kaplama tedavisi Zirkonyum Diş Kaplama ile kıyaslandığında çok daha pahalı bir uygulamadır. Ayrıca Lamine Kaplama sadece dişin ön kısmına yapılırken Zirkonyum Kaplama dişin tüm çevresine yapılmaktadır.

Her iki kaplama işlemi de dijital ortamda yapılan çalışmalar ve tasarımlar kullanılarak yapılır. Kişi Zirkonyum Diş veya Lamine Diş sonrası hayal ettiği estetik gülüşe ve bembeyaz dişlere sahip olabilir.

Zirkonyum Diş zaman geçse dahi sararmaz. Kaygan ve pürüzsüz bir yapıya sahip olan Zirkonyum Dişler üzerinde zamanla plak veya bakteri birikimi olmaz. Kişi çay, kahve, sigara kullansa dahi ağız ve diş bakımını aksatmaması halinde Zirkonyum Diş Kaplama sonrası elde edilen bembeyaz görüntü korunur.

Zirkonyum Diş uzun yıllar kullanılan, sararmaya ve çürümeye maruz kalmayan bir yapıya sahiptir. Zirkonyum Dişler üst düzey kalite ve işçilik ile üretilip yerleştirildiği için konulduğu bölgede çürümezler.

Zirkonyum Diş Kaplama sürecinde yapılan ince ölçümler ile yerine tam oturtulan Zirkonyum Dişler bölgede bakteri oluşumuna imkan tanımayarak güvenli bir uygulama olma özelliği taşırlar.

Tüm bireylerin yapması gerektiği gibi Zirkonyum Diş Kaplama yaptıran kişiler de günde en az 2 kez doğru ve düzenli olarak dişlerini fırçalamalıdır. Ayrıca her gün diş ipi ve super floss kullanılarak dişlerin aralarında kalan artıkların temizlenmesi de kişinin ağız - diş sağlığını korumasına imkan sağlayacaktır.

Zirkonyum Dişler kişilerde herhangi bir ağız kokusu oluşmasına neden olmaz. Ağız kokusu ağız ve diş hijyenine dikkat etmeyen, bu süreç sonucu diş ve diş etlerinin sağlığını kaybeden kişilerde görülmektedir.

Zirkonyum Dişlerin eski tarz metal alt yapılı porselenlerden daha fazla olmasının nedeni üretim aşamasında kullanılan maddelerin daha pahalı olmasıdır. Zirkonyum maddesi metal alt yapılı porselenlerin üretiminde kullanılan nikel alaşımdan daha pahalıdır. Ayrıca Zirkonyum Diş üretim süreci eski tip kaplamalara göre daha zorludur. Tüm bu sebepler Zirkonyum Dişlerin daha pahalı olmasına yol açmaktadır.

Kliniğimizde Zirkonyum Diş Kaplama yaptıran kişilerin tamamı süreç sonunda oluşan görüntüden çok memnun kalmaktadır. Zirkonyum Kaplama sırasında eski usul kaplamalara göre ışığı geçirecek bir yapının kullanılması bu uygulamayı doğal, estetik ve tercih edilir hale getirmektedir.

Günümüzde belirli periyotlarla olmak üzere bazı Estetik Diş Uygulamaları SGK tarafından bir miktarda karşılanır hale gelmiştir. Zirkonyum konusunda ne kadar destek alabileceğinizi SGK ya ulaşarak en doğru şekilde öğrenebilirsiniz.

Lamine Diş Fiyatı kişinin genetik özellikleri, yaşadığı deformasyonlar, ağız ve diş yapısı gibi birçok faktöre bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Ayrıca Lamine Diş Fiyatları anlık olarak güncellenebilmektedir. Bu nedenlerle kliniğimize gelip ön muayene yaptırdıktan sonra bu konuda en doğru bilgileri almanız sizin için en uygun davranış olacaktır.

Lamine Diş hastanın diş ölçüleri alındıktan ve gerekli dijital veriler elde edildikten sonra laboratuar ortamında kişiye özel olarak yapılır.

Lamine Diş Kaplama uygulamasında öncelikle hastanın dişlerinin ön yüzeyi minimum miktarda aşındırılıp ölçüleri alınır. Modern teknoloji kullanılarak kişinin ağız ve diş yapısına en uygun şekilde ve ölçülerde Lamine Dişler üretilir.

Bu aşamadan sonra klinik ortamında Estetik Diş Hekimliği alanında Uzman Diş Hekimleri tarafından Lamine Dişler hastanın dişlerinin ön yüzeylerine yapıştırılır.

Lamine Diş özel yapıştırma teknikleri ile ön dişlerin estetik açıdan istenilen forma, renge ve estetik görünüşe ulaşması amacı ile tercih edilen bir diş restorasyon yöntemidir. Yaprak Diş tedavisi anlamına gelmekte olup kişiye özel olarak üretilen ince kaplamalardır.

Lamine Diş Fiyatları farklı sebeplerle zaman içerisinde değişiklik göstermektedir. Hasta muayene edilmeden net bir ücret belirtmek mümkün değildir. Bununla birlikte ön diş estetiği için üst çenedeki 8 ila 10, alt çenedeki 6 ila 6 dişe Lamine Kaplama yapılmaktadır.

Lamine dişlerin düşme veya kırılma ihtimali yoktur.

Lamine Diş Kaplama tedavisi ön muayene, diş ölçüsü alınması, Lamine Diş üretilmesi ve yapıştırılması aşamalarından oluşur. Tüm bu süreçler ortalama 7 ila 10 gün içerisinde tamamlanmaktadır.

Lamine Dişler kişilerde herhangi bir ağız kokusu oluşmasına neden olmaz. Ağız kokusu ağız ve diş hijyenine dikkat etmeyen, bu süreç sonucu diş ve diş etlerinin sağlığını kaybeden kişilerde görülmektedir.

Lamine Diş uzun yıllar kullanılan, sararmaya ve çürümeye maruz kalmayan bir yapıya sahiptir. Lamine Dişler üst düzey kalite ve işçilik ile üretilip yerleştirildiği için konulduğu bölgede çürümezler.

Lamine Diş Kaplama sürecinde yapılan ince ölçümler ile yerine tam oturtulan Lamine Dişler bölgede bakteri oluşumuna imkan tanımayarak güvenli bir uygulama olma özelliği taşırlar.

Lamine Diş Kaplama tedavisi Zirkonyum Diş Kaplama ile kıyaslandığında avantajları ve dezavantajları olan bir uygulamadır. Her iki uygulama da Diş Kaplama tedavisi yöntemi olmakla birlikte hastanın ihtiyaçları göz önüne alınarak hangi tekniğin kullanılacağına Estetik Diş Hekimliği alanında Uzman Diş Hekimi tarafından karar verilmektedir.

Çocuklarda ilk diş sürmesi itibariyle Çocuk Diş Hekimliği kapsamında gerçekleştirilen kontrollere başlanmalıdır. Bu süreç her 6 ayda bir tekrar edilecek şekilde devam etmelidir.

Süt dişleri doğumdan itibaren 6 ila 8 ay içerisinde çıkmaya başlar. Bu süreç sonunda bebek 2,5 yaşına geldiğinde süt dişleri alt ve üst çenede 20 tane olmak üzere yerini alır.

0 ila 14 yaşı arasındaki bebek - çocuk veya ergen tüm bireylerin diş tedavisi süreci Çocuk Diş Hekimliği tarafından gerçekleştirilir. Acil bir durum olması halinde genel diş tedavisi ile ilgilenen hekimler bu yaştaki vakalara uygulama gerçekleştirir.

Yüz Dolgusu Sonrası İyileşme Süreci birkaç gün ila bir hafta arasında sürer.

Yüz Dolgusu 1 hafta içinde oturur. Tam sonuçları görmek için bu süreyi beklemek gerekir.

Orta Yüz Dolgusu elmacık kemikleri ve yanaklar gibi yüzün orta bölgesindeki hacim kaybını, kırışıklıkları gidermek için kullanılan estetik bir işlemdir.

Yüz Dolgusu uygulamadan 1 hafta sonra tamamen oturur.

Yüz Dolgusu Sonrası masaj doktorumuz tarafından gösterilir ve hafif bir basınçla uygulanan nazik dairesel hareketler içerir.

Yüz Dolgusu 6 ila 12 ay arasında kalıcıdır. Ancak bu süre kişiden kişiye ve kullanılan dolgu maddesine bağlı olarak farklılık gösterir.

Yüz Dolgusu işlemi 20 ila 30 dakika arası sürmektedir.

Yüz Dolgusu hemen sonrasında etkisini gösterir. Ancak tam sonuçları görmek için 1 hafta beklemek gerekmektedir.

Yüz Dolgusu Sonrası Şişlik 1 hafta içinde geçer.

Yüz Dolgusu Fiyatları;

Uygulamanın yapılacağı bölge,
Kullanılan dolgu maddesinin türü,
Gerekli dolgu malzemesi miktarı,
Doktorun ve kliniğinde deneyimi,

göre değişkenlik gösterir.

Yüz Dolgusu yüz hatlarında farklı nedenlerle deformasyonlar oluşan 18 yaş ve üzeri kadın veya erkek fark etmeksizin her bireye güvenli bir şekilde yapılabilir.

Yüz Dolgusu Fiyatları birçok faktöre bağlı olarak değişebilir. Dolayısıyla en doğru bilgi için İletişim kanallarımızdan Bize Ulaşılması en iyi davranış olacaktır.

Yüz Dolgusu Hyaluronidaz adlı bir enzim kullanılarak eritilebilir. Ancak bu işlemi uzman bir doktor gerçekleştirmelidir.

Yüz Dolgusu 6 ila 12 ay arasında kalıcıdır. Ancak bu süre kişiden kişiye ve kullanılan dolgu maddesine bağlı olarak farklılık gösterir.

Yüz Dolgusu Sonrası İyileşme Süreci birkaç gün ila bir hafta arasında sürer.

Hayır… Yüz Dolgusu geçici bir işlemdir ve sonuçları 6 ila 12 ay arasında sürebilir.

Hayır… Yüz Dolgusu Yüz Dolgusu geçici bir işlemdir ve sonuçları 6 ila 12 ay arasında sürebilir.

Selülit cilt altındaki yağ hücrelerinin cilt yüzeyine doğru itilmesi ve cilt yüzeyinde portakal kabuğu görünümüne neden olması durumudur.

Evet… Uygun tedavi yöntemleri ile Selülit belirgin oranda azaltılabilir veya tamamen yok edilebilir.

Evet… Selülit Tedavisi ciltteki portakal kabuğu görünümünü azaltmada etkili olur.

Selülit Tedavisi Medikal Estetik, Dermatoloji ve Plastik Cerrahi bölümleri tarafından gerçekleştirilir.

Selülit Tedavisi selülitin görünümünü azaltmayı hedefleyen çeşitli yöntemlerin kullanıldığı tıbbi bir süreçtir.

Selülit Tedavisi;

Lazer Tedavisi,
Radyofrekans,
Ultrason.
Enjektif Tedaviler,

gibi çeşitli yöntemler kullanılarak yapılır.

Evet… Selülit Tedavisi mevcuttur ve çeşitli yöntemlerle uygulanabilir. Burada önemli olan işlemlerin modern klinik şartlarında uzman hekimler tarafından yapılmasıdır.

En Etkili Selülit Tedavisi kişinin durumu ve ihtiyaçlarına bağlı olarak farklılık gösterir. Bu konuda en doğru bilgi kliniğimizde yapılacak muayene sonucu verilebilir.

Selülit Tedavisi Ücretleri seçilen tedavi yöntemine, tedaviyi gerçekleştirecek uzmana ve tedavi edilecek bölgenin büyüklüğüne göre farklılık gösterir.

Mycode cilt yapısını düzeltmeyi amaçlayan bir tedavi yöntemidir. Mycode Selülit Tedavisi hakkında daha detaylı bilgi için kliniğimize ulaşabilirsiniz.

Mycode cilt yapısını düzeltmeyi amaçlayan bir tedavi yöntemidir. Mycode Selülit Tedavisi hakkında daha detaylı bilgi için kliniğimize ulaşabilirsiniz.

Ülkemizde pek çok hastane ve klinikte Selülit Tedavi farklı yöntemlerle yapılmaktadır. EST Point uzman hekimleri ve steril klinik şartları ile uzun yıllardır Selülit Tedavisi dahil tüm Medikal Estetik uygulamalarını başarıyla gerçekleştirmektedir.

Dermaroller cildin alt katmanlarına mikro iğnelerle uygulanır. Bu uygulama cildin kendini onarma sürecini tetikler ve selülit görünümünü azaltabilir. Tedavi uzman hekim tarafından yapılmalıdır.

Çatlak Tedavisi kapsamında lazer terapileri, mikroiğneleme, kimyasal peelingler ve striort gibi teknikler kullanılır. Bu teknikler kişilerde cildi uyarır ve sağlıklı deri hücrelerinin oluşumunu teşvik eder.

Striort Çatlak Tedavisi çatlakların içine saf oksijen enjekte edilerek derinin onarım sürecini hızlandıran bir tedavi yöntemidir.

Memelerde farklı nedenlerle oluşan Çatlak İzleri lazer tedaviler, striort tedavisi ve cilt bakım rutinleri gibi çeşitli yöntemlerle giderilebilir.

Evet… Çeşitli Çatlak Tedavi Yöntemleri mevcuttur. Bunlar lazer tedavileri, striort tedavisi ve cilt bakım rutinleri gibi yöntemleri içerir.

Çatlak Tedavisi Seans Fiyatları tedavi planına, kullanılan teknolojiye ve gereken seans sayısına bağlı olarak farklılık gösterir.

Çatlak Tedavisi cildin onarılmasına ve yenilenmesine yardımcı olmak için çeşitli teknikler kullanılan Medikal Estetik uygulamasıdır.

Çatlak Tedavisinin Seans Sayısı çatlakların boyutu, derinliği ve hastanın cilt durumuna bağlı olarak değişiklik gösterir.

Çatlak Tedavisi Estetik ve Plastik Cerrahi Kliniklerinde, dermatoloji merkezlerinde ve belirli hastanelerde yapılabilir.

En İyi Çatlak Tedavisi hastanın ihtiyaçlarına ve çatlakların durumuna bağlıdır. Kişiye yapılacak Dermatolojik Muayene sonrasında en uygun tedavi yöntemi belirlenir.

Doğum sonrası çatlak tedavisinin ne zaman başlanacağı doktorunuzun önerisine ve cildinizin durumuna bağlıdır. Bu tedavi birkaç hafta ile birkaç ay arası bir sürede önerilir.

Çatlak Tedavisi bir Dermatoloji veya Estetik & Plastik Cerrahi Uzmanı tarafından yapılmaktadır.

Çatlak Tedavisi Sonrası İyileşme Süresi uygulanan tedavi türüne ve kişinin cilt durumuna bağlıdır.

Evet… Çeşitli tekniklerle çatlakların görünümü önemli ölçüde azaltılabilir.

Dermaroller mikro iğnelerin deriye uygulandığı bir tedavi yöntemidir. Bu tedavi cildi uyarır ve sağlıklı deri hücrelerinin oluşumunu teşvik eder.

Evet… Çatlak Tedavisi çatlakların görünümünü azaltabilir ve cildin genel görünümünü iyileştirebilir. Ancak her kişinin cilt yapısı ve çatlakların durumu farklı olduğu için tedavinin sonuçları kişiden kişiye değişiklik gösterebilir.

Botoks Clostridium Botulinum bakterisinden elde edilen bir protein olan Botulinum Toksinini tıbbi bir formudur. Kasları geçici olarak etkisiz hale getirip cilt üzerindeki çizgilerin ve kırışıklıkların görünümünü azaltmaktadır.

Baby Botoks geleneksel Botoks Tedavisi göre daha düşük dozda uygulanan bir Botoks çeşididir. Daha doğal görünümlü sonuçlar sağlar. Yüz ifadesini tamamen dondurmadan hafif çizgileri ve kırışıklıkları azaltır.

Masseter Botoks çene kasının (Masseter) boyutunu azaltmak ve yüz şeklini inceltmek için kullanılır. Aynı zamanda aşırı çene sıkma ve diş gıcırdatma sorunlarını da çözebilir.

Botoks Tedavisi etkisini 1 ila 3 gün içerisinde göstermeye başlar. Ancak %100 etkinin ortaya çıkması için 7 ila 14 gün gereklidir.

Botoks Fiyatları uygulanan bölgeye, kullanılan Botoks maddesi miktarına ve işlemi gerçekleştiren uzmanın deneyimine bağlı olarak değişiklik gösterir. Bu tedavinin fiyatlarını İletişim kanallarımızı kullanarak Bize Ulaşıp öğrenebilirsiniz.

Botoks Etkisi uygulamadan 24 ila 72 saat sonra görülmeye başlar. Tam sonuçlar ise genellikle 7 ila 14 gün sonra görülür.

Kalıcı Botoks diye bir uygulama aslında yoktur. Botoks'un etkileri 6 ila 12 ay sürer. Bu sürenin sonunda tekrar uygulanması gereklidir.

Botoks'un etkisini kısaltmanın veya bozmanın bilinen bir yolu yoktur. Zamanla Botoks etkileri doğal olarak azalır.

Botoks Ücretleri uygulanan bölgeye, kullanılan Botoks maddesi miktarına ve işlemi gerçekleştiren uzmanın deneyimine bağlı olarak değişiklik gösterir. Bu tedavinin fiyatlarını İletişim kanallarımızı kullanarak Bize Ulaşıp öğrenebilirsiniz.

Keratin Botoks saçlara uygulanan bir işlemdir. İlk olarak saçlar yıkanır ve kurutulur. Sonra Botoks solüsyonu saçlara uygulanır ve bir süre bekletilir. Son olarak saçlar yeniden yıkanır ve düzleştirilir.

Botoks Etkisi doğal olarak zamanla azalır ve yok olur. Botoks'un etkisini hızlandırmak veya azaltmak için bilinen bir yöntem yoktur.

Botoks yüzdeki çizgileri & kırışıklıkları azaltmak için alın, kaş araları ve göz yanlarına uygulanır. Ayrıca boyun, koltuk altı, el ve ayaklar gibi alanlarda da kullanılabilir.

Botoks doğru dozda ve deneyimli bir hekim tarafından uygulandığında güvenli bir işlemdir. Ancak bazı yan etkiler ve riskler olabilir. Bu nedenle her zaman uzmana danışmak önemlidir.

Botoks ve Dolgu farklı amaçlar için kullanılan iki farklı tedavi tekniğidir. Botoks kasları gevşeterek çizgileri ve kırışıklıkları azaltırken, Dolgu ise cildi doldurarak hacim kaybını giderir.

Botoks;

Çizgileri ve Kırışıklıkları Azaltmak,
Aşırı Terlemeyi Kontrol Etmek,
Belirli Kas Bozukluklarını Tedavi Etmek,
Cildi Gençleştirmek,

için yapılır.

Evet… Botoks ve Dolgu aynı anda yapılabilir. Bu kombinasyon hem dinamik çizgileri (Botoks ile) hem de statik çizgileri ve hacim kaybını (Dolgu ile) tedavi edebilir.

Evet… Botoks çizgileri ve kırışıklıkları azaltabilir. Ancak derin kırışıklıklar için Dolgu veya diğer tedavilerin kombinasyonu gerekebilir.

Botoks'un belirli bir başlangıç yaşı yoktur, çizgiler ve kırışıklıklar görünmeye başladığı zaman tercih edilir. Bu durum genelde 30'lu yaşlarda olur.

Botoks'un etkileri 6 ila 12 ay sürer. Ancak bu süre kişiye ve uygulama alanına bağlı olarak değişebilir.

Botoks'un Etkileri 1 ila 3 gün içinde görülmeye başlar. Ancak sonuçların %100 olarak görülmesi 7 ila 14 gün sonra olur.

Cilt Bakımı Temizleme, Tonlama, Peeling, Nemlendirme ve Koruma adımlarını içermelidir. Tüm bu adımlar düzenli olarak ve doğru sırayla uygulanmalıdır.

Cilt Bakımı cildin Temizlenmesi, Tonlaması, Ölü Hücrelerden Arındırılması, Nemlendirilmesi ve Güneşten Korunmasını içerir.

Medikal Cilt Bakımı Dermatologlar ve Estetik Uzmanları tarafından uygulanan, cildin sağlıklı ve genç görünümünü sürdürmek veya belirli cilt sorunlarını çözmek için uygulanan bir dizi tedaviyi içerir.

Cilt Bakımı cildin temizlenmesi, tonlama, peeling, nemlendirme ve koruma adımlarını içerir. Bu adımlar düzenli ve doğru bir sıra ile uygulanır.

Hydrafacial ciltteki ölü hücreleri ve kirleri temizleme, cildi nemlendirme ve besleme için kullanılan bir Cilt Bakımı prosedürüdür.

Cilt Bakımı Sıralaması temizleme, tonlama, peeling, nemlendirme ve güneş koruması olarak belirlenir.

Hayır… Cilt Bakımı işlemleri orucu bozmaz. Ancak kesin bilgi için din alanında yetkili bireylere başvurmanız önerilir.

Cilt Bakımı cildin tipine ve ihtiyaçlarına uygun olarak belirlenmelidir. Düzenli olarak temizleme, tonlama, nemlendirme ve koruma her cilt bakım rutininin temel adımlarıdır.

Hayır… Cilt Bakımı sağlık ve güzellik için teşvik edilen bir uygulamadır. Ancak belirli durumlarda örneğin; cilt enfeksiyonları varsa Cilt Bakımı işlemleri geçici olarak durdurulabilir.

Cilt Bakımı Fiyatları uygulanan işlemler, kullanılan ürünler ve kliniğin ücretlendirme politikası dikkate alınarak değişiklik gösterebilir. Cilt Bakımı Ücretleri hakkında bilgi almak için İletişim kanallarımızı kullanarak Bize Ulaşabilirsiniz…

Cilt bakımı Cilt Bakımı Merkezlerinde, Güzellik Salonlarında ve Medikal Estetik Kliniklerinde profesyonel uzmanlar tarafından yapılır. EST Point Medikal Estetik ve Plastik Cerrahi Merkezi gibi deneyimli ve kaliteli hizmetler sunan merkezleri tercih edebilirsiniz.

Profesyonel Cilt Bakımı ayda 1 kez yapılacak şekilde önerilir. Ancak bu süre cilt problemlerine ve uygulanan tedaviye bağlı olarak değişebilir.

Cilt Bakımı Çeşitleri;

Temel Cilt Bakımı (Klasik Cilt Bakımı)
Medikal Cilt Bakımı (Profesyonel Cilt Bakımı)
Anti-Aging Cilt Bakımı
Akne Tedavi Odaklı Cilt Bakımı

gibi farklı ihtiyaç ve hedeflere yönelik olarak değişir. Her cilt tipi ve durumu için özel olarak uygulanabilecek Cilt Bakımı Çeşitleri bulunmaktadır.

Dipoface Hydra cildi derinlemesine temizleyen, nemlendiren ve besleyen Cilt Bakımı prosedürüdür. Bu uygulama ciltteki ölü hücreleri temizler, ince çizgileri ve kırışıklıkları azaltır, cilt tonunu eşitler ve gençleşmeyi destekler.

Cilt Bakımı Sonrası Oluşan Yaralar cildin hassasiyeti ve uygulanan işlemlere bağlıdır. Böyle bir durumda cilt uzmanlarımıza danışmak ve onun önerilerini takip etmek önemlidir. Bu süreçte yatıştırıcı ve iyileştirici ürünler kullanılır.

Cilt Bakımı Sonrası Oluşan Kızarıklıklar geçicidir ve birkaç saat içinde kendiliğinden geçer. Ancak kızarıklık devam ederse cilt uzmanına danışılmalıdır. Yatıştırıcı anti-inflamatuar ürünler de yardımcı olabilir.

Klasik Cilt Bakımı cildin temizlenmesi, tonlama, peeling, nemlendirme ve koruma adımlarını içerir. Bu tedavi cildi derinlemesine temizler ve nemlendirir. Aynı zamanda cildin genel sağlığını ve görünümünü iyileştirir.

Cilt Bakımı Sonrası cildinizi nemlendirmeyi ve güneşten korumayı sürdürmelisiniz. Ayrıca cildinizi 24 ila 48 saat boyunca aşırı sıcaklık ve güneş ışığından korumalısınız. Cildinizi tahriş etmeyecek nazik ürünler kullanmaya devam etmelisiniz.

Babyface Cilt Bakımı cildin genç, taze ve bebeksi bir görünüm kazanmasına yardımcı olan bir Cilt Bakımı prosedürüdür. Cildi derinlemesine temizler, ölü hücreleri ortadan kaldırır, nemlendirir ve cildi yeniler.

Cilt Bakımının birçok faydası vardır. Cilt sağlığını artırır, cilt sorunlarını önler ve tedavi eder. Cildin genç ve canlı görünümünü sürdürür. Cildin doğal koruma bariyerini güçlendirir.

Berceste Cilt Bakımı belirli bir Cilt Bakımı prosedürü veya markası hakkında herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak genel cilt bakımı prosedürleri temizleme, tonlama, peeling, nemlendirme ve koruma adımlarını içerir.

Diş etleri sağlıklı olan bireylerin kozmetik açıdan yaşadıkları problemlerin giderilmesi ve diş etlerine şekil verilmesi sürecine Gingivoplasti denir.

Gülümserken veya konuşurken diş etleri fazla görünerek aşağı inen yani anormal derecede görünen kişilere bu durumu gidermek için uygulanan tedavi Gummy Smile olarak adlandırılır. Bu uygulama Diş Eti Gülüşü ya da Sakız Gülüşü olarak da ifade edilmektedir.

İnsanlar konuştuğunda veya gülümsediğinde normalden fazla görünen diş eti dokusunun tedavi edilerek kısaltılması işlemine Gingivektomi denir.

Pembe Estetik yaptıran kişiler uygulama sonrası hayal ettikleri gülümsemeye ve diş etlerine sahip olarak sonuçtan oldukça memnun kalmaktadır.

İnsanlarda C vitamininin eksikliği durumunda diş eti çekilmesi sıklığının arttığı ve diş eti rahatsızlıklarına açık bir yapı oluştuğu gözlemlenmiştir.

Diş Eti Kararması melanin pigmentinin diş etinde yerleşmesi ile doğal pembe rengin koyulaşması sonucu ortaya çıkar. Bu durum Uzman Estetik Diş Hekimi tarafından klinik ortamında yapılan ve Diş Eti Peeling i olarak adlandırılan tedavi ile ortadan kaldırılır.

Hayır… Pembe Estetik tedavi sürecinde hastanın herhangi bir ağrı ve sızı hissetmemesi için uygulama esnasında lokal anestezi kullanılır. Bu sayede hasta acı ve ağrı hissi duymaz. Uygulama sonrasında meydana gelebilecek ağrıların önlenmesi için doktor tarafından tavsiye edilen ağrı kesiciler ve diğer yöntemler uygulanacaktır.

Hayır… Pembe Estetik tedavisi tıpkı diğer tüm diş ve diş eti tedavileri gibi alanında uzman bir estetik diş hekimi tarafından uygulandığı taktirde zarar vermesinin aksine birçok faydayı beraberinde getirmektedir.

İnsanların ağız ve dişlerinin geleneksel tekniklerden farklı olarak optik kamera ile tarandığı, elde edilen verilerin 3 boyutlu olarak bilgisayar ortamına aktarıldığı süreç Dijital Diş Tarama olarak ifade edilir.

Uzman diş hekimleri kontrolünde ağız içi tarayıcılar kullanılarak Dijital Diş Ölçüsü alınma süreci yaklaşık 3 ila 5 dakika sürmektedir.

Dijital Diş Hekimliği kapsamında gerçekleştirilen tüm tedaviler öncesi hastaya lokal anestezi uygulanmaktadır. Bu sayede tedavi sürecinin ağrısız geçirilmesi sağlanmaktadır.

Dijital Diş Hekimliği uygulamalar insanların ağız ve dişlerinde farklı sebeplerle maruz kaldıkları estetiksel veya fonksiyonel pek çok rahatsızlığın tedavi sürecinde kullanılmaktadır. Bu süreçte diş hekimliği kapsamında kullanılan tüm malzemelerden (zirkonyum, kompozit porselen karışımı, porselen, lamine ve empress kompozit) faydalanılabilir.

Cerec (Ceramic Reconstruction) Diş CAD – CAM teknolojisi kullanılarak ağız içinden ölçü alınıp hızlı bir şekilde oluşturulan tam dolgu dişlerdir. Preslenmiş metal veya seramik yerine tek bir katı seramik malzeme bloğu kullanılarak gerçekleştirilen bu tedavide elde edilen sonuçlar geleneksel yöntemle kıyaslandığında daha dayanıklı ve estetiktir.

Saç Ekimi Sonrası tıraş olmanın en uygun zamanı 1 ay sonra olarak bilinmektedir. Bu konuda doktorunuzun tavsiyesini almanız en doğru davranış olacaktır.

Ekilen saçların ilk uygulamadan sonra görünmeye başlaması 3 ila 4 ay arasında sürer. Ancak sonuçların tam anlamıyla belirginleşmesi 12 ila 18 ayı bulabilir.

Saç Ekimi süreci alınacak greft sayısına ve işlemi gerçekleştiren uzmanın tecrübesine bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Ancak bir Saç Ekimi işlemi 4 ila 8 saat arasında sürer.

Saç Ekimi Sonrası 1 hafta boyunca ağır fiziksel aktivitelerden ve spor yapmaktan kaçınılmalıdır. Bu süre kişinin genel sağlık durumuna bağlı olarak değişebilir.

Saç Ekimi her mevsimde yapılabilir. Yaz aylarında yapılan Saç Ekimi Sonrası güneşe maruz kalmamak gerektiğinden bazı kişiler sonbahar ve kış aylarını tercih eder.

Hayır… Saç Ekimi lokal anestezi altında gerçekleştirildiği için işlem sırasında ağrı hissedilmez. Ancak işlem sonrası hafif bir hassasiyet ve rahatsızlık olabilir.

Saç Ekimi Fiyatları kullanılan yönteme, ekim yapılacak saç folikül sayısına, kliniğin ve doktorun deneyimine göre değişkenlik gösterebilir. En doğru fiyatı almak için İletişim kanallarımızı kullanarak Bizimle İletişime Geçmenizi öneriyoruz.

Saç Ekimi için 25 yaş altı kişilere önerilmez. Çünkü bu yaşın altında saç dökülme modeli tam olarak belirginleşmemiş olabilir. Ancak bu durum değişiklik gösterebilir. Uzman hekim sizin için en uygun tedaviyi belirleyecektir.

Saç Ekimi Sonrası özel losyon ve şampuanların kullanılması yeni saçların daha sağlıklı ve güçlü çıkmasını destekler. Bu ürünlerin kullanımı doktorunuzun önerisi ile belirlenir.

Hayır… Saç Ekimi hem erkekler hem de kadınlar için uygundur. Her iki cinsiyette de çeşitli nedenlere bağlı olarak saç dökülmesi görülebilir. Bu durum Saç Ekimi Uygulamaları ile tedavi edilebilir.

Saç Ekimi sonuçları ilk saçların çıkmasının ardından 3 ila 4 ay içinde görülmeye başlar. Ancak tam sonuçların elde edilmesi 12 ila 18 ayı bulabilir.

Hayır… Saç Ekimi işlemlerinde kişinin kendi saçı kullanılır. Başkasından alınan saçlar vücudun reddetme olasılığı nedeniyle Saç Ekimi için uygun değildir.

Saç Ekimi lokal anestezi altında kıl köklerinin (greftlerin) yoğun olduğu bölgeden (genelde ense) alınıp saçın seyrek olduğu ya da döküldüğü bölgeye ekilmesi işlemidir. DHI ve FUE olmak üzere 2 farklı yöntem kullanılabilir.

Saç Ekimi süresi ekilecek greft miktarına, kullanılan teknolojiye ve doktorun hızına bağlı olarak değişiklik gösterir. Bu süre ortalama 4 ila 8 saat arasında belirtilmektedir.

Saç Ekimi Sonrası kliniklerin önerdiği özel bir şampuan kullanılır. Bu şampuanlar hassas ciltler için uygun ve saç köklerini güçlendiren özellikler taşır.

Saç Ekimi Sonrası oluşan ödem başın yüksekte tutulması, ödem sökücü ilaçların düzenli kullanılması ve tuz tüketiminin kısıtlanması gibi yöntemlerle hafifletilebilir.

Saç Ekimi Sonrası oluşan ödem ve şişlikler doktorunuzun önerdiği şekilde ilaç kullanımı, başın yüksek pozisyonlarda tutulması ve yeterli su tüketimi ile birkaç gün içinde azalır.

Saç Ekimi Sonrası ilk birkaç gün sırt üstü uyumanız önerilir. Bu süre zarfında ekilen greftlerin zarar görmemesi için önlem alınmış olur.

Hem FUE hem de DHI kendi avantajlarına sahip olan Saç Ekimi teknikleridir. FUE geniş saç dökülme alanlarına uygulanırken DHI daha yoğun ekim ve doğal görünümlü sonuçlar için tercih edilir. En uygun teknik kişinin ihtiyaçlarına ve durumuna bağlıdır.

Safir FUE geleneksel FUE tekniğinin bir türevi olup kanalların açılması için safir uçlu bir alet kullanılır. Bu sayede işlem daha hassas olur. İyileşme süreci hızlanır ve iz oluşumu riski azalır.

Mikro FUE Saç Ekimi saç foliküllerinin donör bölgeden çok küçük, mikroskopik bir cihazla tek tek alındığı bir tekniktir. Bu teknik daha az iz bırakır. Doğal görünümlü sonuçlar verir.

FUE Foliküler Ünite Ekstraksiyonu anlamına gelir. Bu teknik saç dökülmesi olan bölgelere saçın yoğun olduğu bölgelerden alınan saç foliküllerinin ekilmesini içerir.

Gold Saç Ekimi saç foliküllerinin alınmasında kullanılan aletin uçlarının altın kaplama olduğu bir FUE türevi tekniğidir. Altın alerjik reaksiyon riskini minimize eder ve cilt üzerinde daha az hasar oluşturur.

Traşsız FUE Saç Ekimi donör bölgenin tıraş edilmediği bir FUE tekniğidir. Bu sayede kişi uygulama sonrasında saçlarının kısa olduğunu belli etmeden normal yaşamına devam edebilir. (Bkz : Traşsız Saç Ekimi)

Traşsız Saç Ekimi saç köklerinin alınacağı donör bölgenin tamamen tıraş edilmeden saç ekiminin gerçekleştirildiği bir tekniktir.

Evet… Traşsız Saç Ekimi mümkündür. Bu teknik özellikle saç ekimi sonrası daha doğal bir görünüm elde etmek isteyen kişiler için idealdir.

Traşsız Saç Ekimi yoğun saç dökülmesi yaşayan, saçlarının tamamen tıraş edilmesini istemeyen kişilere yapılır. Ancak bu tedavinin uygunluğunu belirlemek için öncelikle bir saç analizi yapılması gereklidir.

Tıraşsız Saç Ekimi donör bölgenin tamamen tıraş edilmeden saç ekiminin yapıldığı bir Saç Ekimi yöntemidir.

Tıraşsız Ağrısız Saç Ekimi lokal anestezi altında gerçekleştirilen ve donör bölgenin tamamen tıraş edilmeden Saç Ekiminin Yapıldığı bir yöntemdir. Bu sayede hem tedavi süreci ağrısızdır hem de saç ekimi sonrası daha doğal bir görünüm sağlanır.

Hem FUE hem de DHI Saç Ekimi için kullanılan etkili yöntemlerdir. Hangi yöntemin sizin için daha uygun olduğunu belirlemek saçınızdaki dökülme düzeyi, beklentiler ve genel sağlık durumunuza bağlıdır.

DHI Direct Hair Implantation yani Doğrudan Saç İmplantasyonu anlamına gelir. Bu yöntemde saç kökleri doğrudan saç ekilecek bölgeye implant edilir.

DHI Saç Ekimi yöntemi saç köklerinin bir Choi kalemi yardımıyla direkt olarak alıcı bölgeye ekildiği bir Saç Ekim Tekniğidir. Bu durum daha doğal ve yoğun bir görünüm sağlar.

DHI Saç Ekiminde saç kökleri önce ense bölgesinden alınır. Sonra steril bir ortamda özel bir solüsyonla muhafaza edilir. Daha sonra bu kökler özel bir alet olan Choi kalemi ile alıcı bölgeye ekilir.

DHI Saç Ekimi Fiyatı bir dizi faktöre bağlıdır. Özellikle ekim yapılacak saç köklerinin sayısı kliniğin konumu ve kullanılan teknolojiye göre değişebilir.

Traşsız FUE Saç Ekimi Saç Ekimi işlemi öncesinde saçın tamamen tıraş edilmediği bir FUE Saç Ekimi yöntemidir. Bu yöntem tıraş olmadan Saç Ekimi yapmayı tercih eden hastalar için kullanılır.

DHI Choi Saç Ekimi saç köklerinin Choi kalemi adı verilen özel bir aletle doğrudan alıcı bölgeye ekildiği DHI Saç Ekimi yöntemidir. Bu teknik daha az travmatik olduğu için iyileşme süresi daha kısadır.

DHI Pro Saç Ekimi en ileri saç ekimi teknolojilerinin ve tekniklerinin kullanıldığı bir DHI Saç Ekimi şeklidir. DHI Pro ile daha yoğun ve doğal görünümlü sonuçlar elde etmek mümkündür.

Sakal Ekimi başın arka kısmından alınan saç köklerinin yüz bölgesine ekilmesiyle gerçekleşir.

Sakal Ekimi Fiyatları uygulanan teknik ve ekilen kök sayısına bağlı olarak değişiklik gösterir. Bu konuda en doğru bilgiyi İletişim kanallarımızı kullanarak Bize Ulaşıp alabilirsiniz.

Sakal Ekimi sakal gelişiminin tamamlandığı 20 yaşından sonra yapılması önerilir.

Sakal Ekimi Sonrası ilk iyileşme belirtileri 7 ila 10 gün içerisinde görülse dahi tam iyileşme için 2 ila 3 ay gerekebilir.

Sakal Ekimi Sonrası Kızarıklık bir hafta içerisinde kendiliğinden geçer.

Sakal Ekimi uzman kliniklerde ve estetik cerrahi merkezlerinde yapılmaktadır.

Sakal Ekimi Sonrası tam iyileşme için 2 ila 3 ay gerekmektedir.

Sakal Ekimi uygulaması 2 ila 4 saat arasında tamamlanır.

Sakal Ekimi lokal anestezi altında donör bölgeden alınan köklerin sakal bölgesine ekilmesiyle uygulanır.

Evet… Sakal Ekimi günümüzde yaygın bir estetik uygulamadır.

Evet… Sakal Ekimi dini açıdan birçok alim tarafından caiz görülmektedir. Kesin bilgi için bir din adamına danışmanızı önerebiliriz.

Evet… Sakal Ekimi modern estetik cerrahi uygulamaları arasında yer almaktadır.

Evet… Kadınlarda da Saç Ekimi işlemi başarıyla gerçekleştirilmektedir.

Evet… Dünya genelinde ve ülkemizde kadınlar da Saç Ekimi işlemi yaptırmaktadır.

Evet… Doğru teknikler ve uzman doktorlarla yapıldığında Kadınlarda Saç Ekimi başarılı bir şekilde tutar.

Kadınlarda Saç Ekimi lokal anestezi altında sağlıklı saç foliküllerinin alınıp dökülme olan bölgeye ekilmesi şeklinde gerçekleştirilir.

Kadınlarda Saç Ekimi saç dökülmesi problemi yaşayan ve bu konuda kalıcı bir çözüm arayan herhangi bir zamanda yapılabilir.

Kadınlarda Saç Ekimi Fiyatları ekilecek folikül sayısına, kullanılan tekniğe ve kliniğe göre değişkenlik gösterir. Bu konuda en doğru bilgileri İletişim kanallarımızı kullanarak Bize Ulaşıp alabilirsiniz.

Evet… Kadınlarda da Saç Ekimi başarıyla uygulanmaktadır.

Hayır… Kadınlarda Saç Ekimi deneyimli uzmanlar tarafından yapıldığında herhangi bir zararı yoktur.

Evet… Doğru teknikler ve deneyimli bir ekiple yapıldığında Kadınlarda Saç Ekimi işlemi son derece başarılıdır.

Evet… Kadınlarda Saç Dökülmesi sorunu yaşayan herkes için Saç Ekimi işlemi yapılabilir.

Erkeklerde saç dökülmesinin en yaygın nedenleri arasında genetik faktörler, hormon değişiklikleri (özellikle DHT artışı) ve yaş almak bulunmaktadır.

Saç dökülmesini önlemek için dengeli beslenme, stresten kaçınma, doğru saç bakım ürünlerinin kullanılması ve gerektiğinde medikal tedavilere başvurma önerilir.

Saç Dökülmesi saç çizgisinin geri çekilmesi, tepe bölgesinde incelme veya genel saç yoğunluğunda azalma şeklinde fark edilir.

Erkek Tipi Saç Dökülmesi 20'li yaşların sonlarından itibaren başlayabilir. Ancak bu kişiden kişiye değişiklik gösterebilir.

Saç Dökülmesi genetik ve hormonal faktörlere bağlı olarak ilerler. Bu yüzden belirli bir yaşta durması için kesin bir yaş aralığı belirtmek zordur.

Bitme kavramı bireyseldir. Bazı Erkeklerde Saç Dökülmesi ileri yaşlara kadar devam ederken bazıları için dökülme stabil bir hale gelebilir.

Erkeklerde Saç Ekimi için 25 yaşından sonra başlanması önerilir. Ancak kişinin saç dökülmesinin seviyesi ve genel sağlık durumu göz önünde bulundurulmalıdır.

Evet… Saç Mezoterapisi saç köklerini besleyerek dökülmenin azalmasına ve saçın daha sağlıklı görünmesine yardımcı olabilir

Saç Mezoterapisi mevcut saç köklerini güçlendirir ve saç dökülmesini engeller. Ancak doğrudan yeni saç çıkışını garantilemez.

Saç Mezoterapisi ve PRP saç dökülmesini tedavi etmek için kullanılabilir. Lakin farklı yöntemlerle çalışırlar. İdeal tedavi kişiden kişiye değişkenlik gösterebilir.

Hayır… Saç Mezoterapisi deri altına yapılan lokal bir uygulamadır, orucu bozmadığı kabul edilir.

Saç Mezoterapisinin Fiyatları işlemin yapıldığı kliniğe, kullanılan malzemeye ve uygulama sıklığına göre değişkenlik gösterebilir. Bu konuda doğru bilgiyi İletişim kanallarımızı kullanarak Bize Ulaşıp alabilirsiniz.

Saç Mezoterapisi Dermatoloji, Saç Ekimi ve Medikal Estetik alanlarında uzman hekimlerin dermatologlar veya estetik uzmanlarının bulunduğu kliniklerde gerçekleştirilir.

Saç Mezoterapisi işleminde 2 ila 3 seans sonrası saçtaki değişiklikler fark edilmeye başlar.

Evet… Saç Mezoterapisi saç köklerini besleyerek dökülmenin azalmasına ve saçın daha sağlıklı görünmesine yardımcı olabilir

Hayır… Saç Mezoterapisi sırasında anestetik kremler kullanıldığında için hafif bir rahatsızlık hissedilse dahi ağrısız bir uygulama olarak ifade edilir.

Evet… Saç Dökülmesi sorunları olan pek çok kişi Saç Mezoterapisi yöntemini tercih etmektedir.

Evet… Saç Mezoterapisi Saç Dökülmesi veya İncelme Problemleri yaşayan kişiler için önerilebilir bir tedavi yöntemidir.

Saç Mezoterapisi Seans Sayısı kişiden kişiye değişmekle birlikte vakaların büyük bir kısmında 4 ila 10 seans işlem yeterli olmaktadır.

Saç Mezoterapisi Etkisi 6 ay ila 1 yıl arasında sürebilir. Bu süre kişiye göre değişkenlik gösterebilir.

Saç Mezoterapisi başlangıçta 4 ila 6 haftada bir yapılır. Bununla birlikte tedavinin ilerleyen aşamalarında bu sıklık azalabilir.

Saç Mezoterapisi saçlı deriye mikro enjeksiyonlar aracılığıyla besin maddelerinin doğrudan verilmesi işlemidir.

Saç Mezoterapisi başlangıçta 4 ila 6 haftada bir yapılır. Bununla birlikte tedavinin ilerleyen aşamalarında bu sıklık azalabilir.

Burun Dolgusu ortalama 9 ila 18 ay arasında kalıcı olur. Fakat bu süreç kişinin metabolik hızına ve kullanılan dolgu maddesine bağlı olarak farklılık gösterir.

Burun Dolgusu Fiyatları kullanılan dolgu maddesine, işlemin yapılacağı kliniğe ve gereken dolgu miktarına bağlı olarak değişebilir. Bu konuda en doğru bilgiyi almak için kliniğimizle İletişime geçebilirsiniz…

Hayır… Burun Dolgusu uygun şekilde ve deneyimli bir sağlık profesyoneli tarafından uygulandığında güvenilir bir uygulamadır. Ancak her türlü estetik işlemde olduğu gibi bazı riskler ve yan etkiler mevcuttur. Bu nedenle prosedür öncesi yetkin bir klinikte uzman hekim tarafından kapsamlı bir muayene gereklidir.

Hayır… Burun Dolgusu kalıcı değildir. Enjekte edilen dolgu maddesi zamanla vücut tarafından doğal olarak emilir.

Burun Dolgusu 9 ila 18 ay arasında kalır. Fakat bu süre kişinin metabolik hızına ve kullanılan dolgu maddesine bağlı olarak değişiklik gösterir.

Hayır… Burun Dolgusu burnu büyütmez. Dolgu burun hatlarını düzeltmek ve belirgin çukurları doldurmak için kullanılır. Ancak dolgunun yanlış uygulanması durumunda burun büyük ve biçimsiz bir halde görünebilir.

Burun Dolgusu Sonrası oluşabilecek hafif şişlik birkaç gün içerisinde iner.

Evet… Burun Dolgusu geçicidir. Dolgu maddesi zamanla vücut tarafından doğal olarak emilir.

Burun Dolgusu 9 ila 18 ay arasında dayanır. Ancak bu süreç kişinin metabolik hızına ve kullanılan dolgu maddesine bağlı olarak farklılık gösterir.

Burun Dolgusu deneyimli estetik hekimleri tarafından sağlık standartlarına uygun tıbbi kliniklerde yapılır. Kliniğimiz EST Point bu hizmeti yüksek standartlarla sunmaktadır.

Burun Dolgusu hafif burun şekil bozuklukları olan ve cerrahi operasyon istemeyen kişilere uygulanır. Büyük deformasyonlar veya solunum problemleri olan kişilerde cerrahi müdahale gerekmektedir.

Burun Dolgusu işlemi bir dolgu maddesinin belirli bölgelere enjekte edilmesini içerir. İşlem lokal anestezi altında gerçekleştirilir ve ağrısızdır.

Burun Dolgusu işlemi 30 ila 60 dakika içinde tamamlanabilir.

Hayır… Burun Dolgusu geçicidir ve dolgu maddesi zamanla vücut tarafından doğal olarak emilir. Kalıcı bir sonuç elde etmek için cerrahi bir burun estetiği düşünülebilir.

Evet… Burun Dolgusu gibi estetik prosedürlerin dini açıdan caiz olup olmadığı konusu kişinin dinine ve dini inançlarına bağlıdır. Bu konuda dini görevliye danışmak en iyi davranış olacaktır.

Hayır… Burun Dolgusu işlemi lokal anestezi ile yapıldığı için ağrısızdır. İşlem sırasında veya sonrasında hafif bir rahatsızlık hissi olabilir. Ancak bu durum hafif ve geçicidir.

Burun Dolgusu Sonrası oluşabilecek hafif şişlik birkaç gün içerisinde iner.

Burun Dolgusu hafif burun şekil bozuklukları olan ve cerrahi operasyon istemeyen kişilere uygulanır. Özellikle burun ucu düşüklüğü, burun kemeri belirginliği veya asimetri gibi durumları düzeltmek için kullanılabilir.

Burun Dolgusu enjekte edildikten sonra birkaç gün içinde yerine oturur. Bu süre zarfında burundaki hafif şişlik veya kızarıklık olabilir, ancak bu belirtiler hızla geçer.

Çene Dolgusu kalıcı bir çözüm değildir. Kullanılan dolgu maddesi türüne ve kişinin metabolizma hızına bağlı olarak Çene Dolgusunun Etkileri 1 ila 2 yıl arasında sürer.

Çene Dolgusu Fiyatları kullanılan dolgu maddesi türüne, uygulanan dolgu miktarına ve kliniğin fiyat politikasına bağlı olarak değişir. En doğru fiyat bilgisini almak için kliniğimizle İletişime geçebilirsiniz.

Çene Dolgusu çene hattının belirginliğini artırmak, çenenin şeklini iyileştirmek ve yüzün genel simetrisini artırmak için kullanılır.

Çene Dolgusu etkilerini 1 ila 2 yıl arasında sürdürür. Bu süre kullanılan dolgu maddesi türü ve kişinin metabolizma hızına bağlı olarak değişebilir.

Çene Dolgusu Sonrası Ağrı birkaç gün içinde kendi kendine azalır. Ağrıyı hafifletmek için doktorunuzun önerdiği ağrı kesiciler kullanılabilir.

Çene Dolgusu etkilerini 1 ila 2 yıl arasında sürdürür. Bu süre kullanılan dolgu maddesi türü ve kişinin metabolizma hızına bağlı olarak değişebilir.

Çene Dolgusu Medikal Estetik veya Plastik Cerrahi alanında uzman hekim tarafından yapıldığında güvenlidir. Ancak her türlü medikal işlemde olduğu gibi çene dolgusunun da potansiyel yan etkileri veya riskleri vardır. Bu nedenle işlem öncesi ve sonrası doktorunuzun tüm talimatlarına dikkatlice uymak önemlidir.

Hayır… Çene Dolgusu lokal anestezi altında yapıldığı için işlem sırasında ağrı hissi minimaldir. İşlem sonrası hafif bir ağrı veya hassasiyet olabilir. Ancak bu durum birkaç gün içinde azalır.

Çene Dolgusu 18 yaş üzeri çene bölgesinde farklı nedenlerle deformasyonlar oluşan her bireye uygulanabilir. Ancak her bireyin durumu ve ihtiyaçları farklı olduğu için en doğru bilgi için doktorunuza başvurmanız en iyisidir.

Çene Dolgusu Sonrası Ağrı birkaç gün içinde azalır. Ağrı şiddetli olursa veya beklenen süreden daha uzun devam ederse doktorunuza başvurmanız önemlidir.

Çene Dolgusu çene hattının belirginliğini artırıp üzün genel konturunu iyileştirebilir. Ancak gıdı bölgesindeki fazla yağ dokusunu çıkarmak için Liposuction gibi farklı yöntemlere ihtiyaç duyulur.

Çene Dolgusu için gereken dolgu miktarı kişinin çene hattının durumuna, istenen sonuçlara ve doktorun değerlendirmesine bağlıdır. Bu işlem esnasında genelde 1 ila 2 ml. Dolgu maddesi kullanılır. Ancak bu miktar kişiye göre değişebilir.

Çene Dolgusu çene hattının belirginliğini artırmak, çenenin şeklini iyileştirmek ve yüzün genel simetrisini artırmak için kullanılır.

Çene Dolgusu vücudun metabolizma hızına bağlı olarak zamanla yavaşça emilir. Bu durumda dolgunun kalıcılığının 12 ila 24 ay arasında olduğu anlamına gelir. Bu süre sonunda istenen etkiyi korumak için işlemi tekrarlamak gerekebilir.

Dudak Dolgusu Sonrası ilk 24 ila 48 saat aşırı sıcak ve soğuk içeceklerden, fiziksel aktivitelerden ve saunadan uzak durmanız önerilir. Ayrıca bu süre zarfında dudaklara baskı uygulanmamalı ve öpüşmekten kaçınılmalıdır.

Dudak Dolgusu etkisini 9 ila 18 ay arasında gösterir. Ancak bu süre kullanılan dolgu maddesine ve kişinin metabolizmasına bağlı olarak değişiklik gösterebilir.

Dudak Dolgusu Fiyatları kullanılan dolgu maddesinin türüne, miktarına ve tedaviyi gerçekleştiren uzmanın tecrübesine bağlı olarak değişiklik gösterir. Bu durum ile ilgili doğru bilgiyi İletişim kanallarımızı kullanarak Bize Ulaşıp alabilirsiniz.

Dudak Dolgusu Sonrası uzman hafif bir masaj yapar. Ancak uygulama sonrası 2 hafta boyunca dudaklara yoğun masaj yapmamak önemlidir.

Hayır… Dudak Dolgusu lokal anestezi altında gerçekleştirilir. Bu yüzden herhangi bir ağrı ve sızı hissedilmez.

Dudak Dolgusu zamanla vücut tarafından doğal olarak emilir ve dudaklar eski haline döner.

Dudak Dolgusu etkisini 9 ila 18 ay arasında gösterir. Ancak bu süre kullanılan dolgu maddesine ve kişinin metabolizmasına bağlı olarak değişiklik gösterebilir.

Sık Sorulan Sorular

Hizmetler

Diş Tedavisi

Kurumsal